Araştırma Makalesi
BibTex RIS Kaynak Göster

01.01.2020 Tarihli İsviçre Zamanaşımı Hukuku Revizyonu Kapsamında İsviçre Borçlar Kanunu’nda Haksız Fiil ve Sözleşme Sorumluluğu Zamanaşımı (Özellikle Ölüm ve Bedensel Zararlarda Maddi ve Manevi Tazminat Talepleri) (İsviçre Borçlar Kanunu (OR) m. 60 ve OR m. 128a)

Yıl 2023, Cilt: 29 Sayı: 1, 362 - 392, 06.07.2023
https://doi.org/10.33433/maruhad.1253994

Öz

İsviçre’de yüzyılı aşkın süredir yürürlükte olan ve artık güncelliğini yitirmiş olan zamanaşımı hükümleri uzun süredir gündemde olan “Zamanaşımı Revizyonu” ile nihayet 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2014 yılında asbest mağdurları karşısında İsviçre'yi zamanaşımı hükümleri nedeniyle mahkûm etmesi İsviçre kanun koyucusu üzerinde özellikle geç sonra ortaya çıkan zararlara ilişkin zamanaşımı süresinin uzatılması yönündeki baskıyı önemli ölçüde arttırmıştır. Zira, AHİM kararında; ölüm ve bedensel zararlara ilişkin maddi ve manevi tazminat alacakları ve özellikle geç ortaya çıkan zararlar açısından zamanaşımı süreleri dikkate alındığında, henüz zarar dahi ortaya çıkmadan alacakların zamanaşımın uğraması tehlikesine vurgu yapılmıştır. Öğretide; “Asbest Kararı” olarak nitelendirilen bu karar, zamanaşımı sürelerinin değiştirilmesinde de önemli bir rol oynamış ve Revizyonun dayandığı temellerden birini oluşturmuştur.
Yeni zamanaşımı hukukunun temelinde, sözleşme sorumluluğu ve sözleşme dışı sorumlulukta öngörülen zamanaşımı sürelerinin uzatılması ve kısmen yeniden düzenlenmesinin yanı sıra, zamanaşımı sürelerinin yeknesaklaştırılması da yer almaktadır. Bu bağlamda; 2020 Revizyonu kapsamında öncelikle nispi zamanaşımı süresi, haksız fiil sorumluluğunda üç yıla çıkartılmıştır (OR m.60/I). Aynı durum sebepsiz zenginleşmedeki nispi zamanaşımı süresinin üç yıla çıkarılması açısından da geçerlidir (OR m.67). Buna karşılık, kanun koyucu OR m. 60/I’de öngörülen on yıllık olağan zamanaşımı süresini değiştirmemiştir. Ancak OR m.60/I’e eklenen yeni bir hüküm ile “ölüm ve bedensel zararlar” açısından maddi ve manevi tazminat talepleri için yirmi yıllık mutlak bir zamanaşımı süresi düzenlenmiştir. Bu hükmün, Revizyonla ilk defa düzenlenen OR m.128a’nın karşılığı olduğu kabul edilmektedir ki yeni OR m. 128a İsviçre öğretisi tarafından Revizyondaki en önemli yenilik ve gelişme olarak nitelendirilmektedir. 2020 Revizyonu ile sözleşme sorumluluğunda, sözleşmeye aykırılık sebebiyle ortaya çıkan bedensel zarar veya ölüme ilişkin maddi ve manevi tazminat alacakları açısından yeni OR m 128a’da üç yıllık nispi zamanaşımı süresinin yanında yirmi yıllık mutlak bir zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Böylece; kişiye ilişkin zararlarda (ölüm ve bedensel zarar); sözleşme sorumluluğu ile sözleşme dışı sorumlulukta zamanaşımı süreleri yeknesaklaştırılmış ve eşitlenmiştir ki bu gelişme, öğretide son derece olumlu karşılanmıştır. Özellikle geç ortaya çıkan zararlar açısından, mutlak zamanaşımı süresi artık 20 yıllık mutlak zamanaşımı süresine tabi olacaktır,
Kanun koyucu, üç yıllık nispi zamanaşımı süresinin başlangıcını; sübjektif bir kritere, yani zarar görenin, zararın öğrenme anına bağlamıştır. Buna karşılık, 20 yıllık mutlak zamanaşımı süresi ise objektif bir kriter olan "zarar verici davranışın meydana geldiği veya sona erdiği günden itibaren” işlemeye başlayacaktır. Öğretide haklı olarak, özellikle geç ortaya çıkan zararlar bakımından; önemli olanın zamanaşımının süresinden ziyade sürenin işletilmeye başladığı an olduğuna vurgu yapılmaktadır.
Bunun dışında; ceza davalarındaki daha uzun zamanaşımı süresinin, hukuk davaları için de geçerli olduğunu öngören OR m. 60/II yeniden düzenlenmiştir.

Kaynakça

  • Bergamin C, ‘Die längere strafrechtliche Verjährungsfrist nach Art. 60 Abs. 2 OR’ in Walter Fellmann (ed), Das neue Verjährungsrecht, Tagung vom 29.10.2019 in Luzern (Stämpfli 2019) 35 ff.
Yıl 2023, Cilt: 29 Sayı: 1, 362 - 392, 06.07.2023
https://doi.org/10.33433/maruhad.1253994

Öz

Kaynakça

  • Bergamin C, ‘Die längere strafrechtliche Verjährungsfrist nach Art. 60 Abs. 2 OR’ in Walter Fellmann (ed), Das neue Verjährungsrecht, Tagung vom 29.10.2019 in Luzern (Stämpfli 2019) 35 ff.
Yıl 2023, Cilt: 29 Sayı: 1, 362 - 392, 06.07.2023
https://doi.org/10.33433/maruhad.1253994

Öz

Kaynakça

  • Bergamin C, ‘Die längere strafrechtliche Verjährungsfrist nach Art. 60 Abs. 2 OR’ in Walter Fellmann (ed), Das neue Verjährungsrecht, Tagung vom 29.10.2019 in Luzern (Stämpfli 2019) 35 ff.

Within the Scope of the Swiss Revision of the Law on Prescriptive periods, dated 01.01.2020 Prescriptive Periods for Tort and Contract Liability Under the Swiss Code of Obligations (Especially Claims for Damages or Satisfaction in Cases of Death and Injury) (Swiss Code of Obligations (OR) Art. 60 and OR Art. 128a)

Yıl 2023, Cilt: 29 Sayı: 1, 362 - 392, 06.07.2023
https://doi.org/10.33433/maruhad.1253994

Öz

The prescription provisions, which have been in force in Switzerland for more than a century and are now outdated, finally entered into force on 1 January 2020 with the "Revision of the Law on Prescriptive periods”, which has been on the agenda for a long time. The conviction of Switzerland by the European Court of Human Rights in 2014 against asbestos victims due to the prescriptive periods has significantly increased the pressure on the Swiss legislator to extend the law on prescriptive periods, especially for late-occurring damages. In the judgement of the ECHR, when the prescriptive periods for pecuniary and non-pecuniary damages for death and personal injury and especially for late-occurring damages are taken into consideration, the danger of the claims becoming prescription before the damage has even occurred is emphasised. This decision, characterised as the "Asbestos Decision" in the doctrine, played an important role in the amendment of the prescriptive periods and constituted one of the pillards on which the Revision was based.
The new Law on Prescriptive periods is based on the extending and partially re-regulating the law of prescriptive periods for contractual and non-contractual liability, as well as the uniformisation of the law of prescriptive periods. In this context; within the scope of the 2020 Revision, firstly, the relative prescriptive period was increased to three years in tort liability (Swiss Code of Obligations(OR) Art. 60/I). The same applies to the increase of the relative prescriptive period in unjust enrichment to three years (OR Art.67). On the other hand, the legislator did not change the ordinary prescriptive period of ten years prescribed in (OR) Art. 60/I. However, a new provision added to Art. 60/I of the Swiss Code of Obligations regulates an absolute prescriptive period of twenty years for claims for pecuniary and non-pecuniary damages for "death and personal injury". It is accepted that this provision is the corresponding provision of Swiss Code of Obligations (OR) Art. 128a; which was regulated for the first time with the Revision, and the new OR Art. 128a is considered by the Swiss doctrine as the most significant innovation and improvement in the Revision. With the 2020 Revision, an absolute prescriptive period of twenty years has been envisaged in addition to the three-year relative prescriptive period in the new OR Art. 128a for pecuniary and non-pecuniary damages for personal injury or death arising from breach of contract in contractual liability.
Thus, the Law on Prescriptive periods for personal damages (death and personal injury), contractual liability and non-contractual liability have been uniformised and equalised, and this development has been welcomed by the doctrine. Especially for damages that arise and occur late(long- term damages) the absolute prescriptive period will now be subject to an absolute prescriptive period of 20 years, The legislator has bound the commencement of the three-year relative prescriptive period to a subjective criteria, i.e. the moment the injured party becomes aware of the damage. On the other hand, the absolute prescriptive period of 20 years shall start to run from the day "the damaging behaviour occurs or ends", which is an objective criteria. In the doctrine, it is rightly emphasised that what is important, especially in terms of late-occurring damages, is the moment when the prescriptive period starts to run, rather than the duration of the prescriptive period.
In addition, Art. 60/II of the OR, which envisages that the longer prescriptive period in penal cases is also valid for civil cases, has been re-regulated.

Kaynakça

  • Bergamin C, ‘Die längere strafrechtliche Verjährungsfrist nach Art. 60 Abs. 2 OR’ in Walter Fellmann (ed), Das neue Verjährungsrecht, Tagung vom 29.10.2019 in Luzern (Stämpfli 2019) 35 ff.
Toplam 1 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Birincil Dil Türkçe
Konular Hukuk
Bölüm Makaleler
Yazarlar

Canan Yılmaz 0000-0002-0860-7697

Erken Görünüm Tarihi 23 Haziran 2023
Yayımlanma Tarihi 6 Temmuz 2023
Yayımlandığı Sayı Yıl 2023 Cilt: 29 Sayı: 1

Kaynak Göster