Koruma tedbirleri, ceza muhakemesinde yargılamanın gerçekleştirilmesi,
delil elde edilmesi veya ileride varılacak hükmün yerine getirilmesi amacına
hizmet etmektedirler. Bu tedbirler, yakalama ve tutuklamada da olduğu gibi
kişilerin temel hak ve özgürlüklerine müdahale oluştururlar. Bu itibarla,
koruma tedbirlerinin kanunla belirlenmiş belli şartlara tabi olmaları ve bu
şartlara aykırı uygulamalarda devletin ilgililere tazminat vermesi hukuk
devletinin bir gereğidir.
Türk hukukunda da tanınan koruma tedbirleri nedeniyle tazminatın bir
çeşidi olarak yakalama ve tutuklama nedeniyle tazminat Ceza Muhakemesi
Kanunu’nun 141 ila 144. maddeleri arasında düzenlenmektedir. Söz konusu
düzenleme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri ve Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi kararları standartlarına önemli ölçüde uygundur. Ancak,
özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5/4. maddesi ihlallerini
karşılamaması ve tazminat talebi için kesinleşmiş karar veya hüküm
şartının aranması nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin çok
sayıdaki kararında etkin olmayan iç hukuk yolu olarak nitelendirilmiştir.
11 Nisan 2013 tarih ve 6459 sayılı İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü
Bağlamında Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile,
yakalama ve tutuklama nedeniyle tazminat yolunun etkin kılınması ve
tutukluluğa karşı yapılan itiraz incelemelerinde çekişmeli yargı ve silahların
eşitliği ilkelerine uygunluğun sağlanması yönünde Ceza Muhakemesi
Kanunu’nda değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Bu değişiklikler olumlu ve
önemli ise de bazı değişikliklere daha ihtiyaç duyulmaktadır. Bununla
beraber, mevcut değişiklikler, standart yükseltici yargı kararlarının önünü
açacaktır. Yargıtay’ın, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 141 ve devamı maddelerinin
etkinliğini arttıran ve devamlılığı önem arz eden yakın tarihli kararlarının,
kanunun bazı eksikliklerine karşın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin
ülkemiz hakkındaki konuya ilişkin kararlarını olumlu yönde etkilemesi
beklenmektedir. Nitekim, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Ceza
Muhakemesi Kanunu’nun yakalama ve tutuklama nedeniyle tazminat
düzenlemesine ilişkin olarak geçmiş kararlarından olumlu yönde ayrılan
yakın dönemde verilmiş kararları da bulunmaktadır. 23 Eylül 2012
tarihinden sonra kesinleşen işlem ve kararlara karşı öncelikle Anayasa
Mahkemesi’ne başvurulacaktır. Anayasa Mahkemesi’nin, konuya ilişkin
Yargıtay kararlarını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi kararları ışığında değerlendirmesi Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’nin ihlal kararlarını önleyecektir.
Koruma tedbirleri yakalama tutuklama koruma tedbirleri nedeniyle tazminat yakalama ve tutuklama nedeniyle tazminat
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Sayı: 1 |