Silah, “savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç” olarak tanımlanmaktadır.
Diğer bir ifadeyle silah, uzaktan veya yakından canlıları
öldürebilen, yaralayan, etkisiz bırakan, canlı organizmaları hasta eden,
cansızları parçalayan veya yok eden araç ve aletlerin tümünü ifade eder.
TCK’nın 6/1.f maddesine göre, silâh deyiminden, ateşli silâhlar; patlayıcı
maddeler; saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü
kesici, delici veya bereleyici alet; saldırı ve savunma amacıyla yapılmış
olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler
ve son olarak da yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli
hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal ve biyolojik maddeler
anlaşılır.
TCK’nın 6/1.f maddesinde, her suç için uygulanabilir genel bir silah
tanımı yapılmamıştır. Diğer bir ifadeyle, TCK’da düzenlenen ve içerisinde
silah kelimesi geçen tüm maddeleri kapsayacak nitelikte silah tanımı
yapılmıştır. Bu nedenle silah kavramından ne anlaşılması gerektiği, suç
tiplerine göre değişiklik gösterebilmektedir. Bununla birlikte, kasten yaralama
suçunda silah sayılan araç ve gereçler ile TCK’nın 6/1.f maddesindeki
silah tanımının benzer nitelikte olduğu ve büyük oranda aynı şeyi ifade
ettiği söylenebilir.
Burada, öncelikle, TCK’nın 6/1.f maddesinde tanımı yapılan silah deyiminden
ne anlaşılması gerektiğine kısaca değinilmiş, sonra, kasten yaralama
suçunda hangi araç ve gereçlerin silah kapsamında değerlendirilmesi
gerektiği Yargıtay karaları ile birlikte ele alınmıştır. Yeri geldiğinde doktrindeki
farklı görüşlere de yer verilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 6 |