İdari dava çeşitlerinden olan tam yargı davaları ile idari eylem ve
işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olan kişiler tarafından
zararlarının tazmini istenir. Tam yargı davasında dava dilekçesinde
miktarın belirtilmesi gerekir. Dilekçede belirtilen miktar çoğu zaman
gerçek zarar olmayabilir. Zira gerçek zarara karşılık gelen tazminat
miktarı çoğu zaman bilirkişi incelemesi sonucu ortaya çıkar.
İdari yargılama usulünde ıslah düzenlemesinden önce gerçek zararın
tazminine hizmet edecek bir düzenleme yoktu. İddia ve savunmanın
genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının istisnalarından olan ıslah kurumu
2013 yılında İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda yapılan değişiklik sonucu
idari yargılama usulünde uygulama alanı bulmuştur. Söz konusu ıslah
düzenlemesinden sonra bir defaya özgü olmak üzere dava dilekçesinde
belirtilen miktarın artırılması imkânı tanınmak suretiyle kişilerin uğradığı
gerçek zararın idarece karşılanması olanağı getirilmiştir. Bu sayede hak
arama özgürlüğü ve adil yargılama hakkının önündeki bir takım engeller
kaldırılmıştır.
Hukuk devleti hak arama özgürlüğü idari yargı iddia ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı ıslah tam yargı davası usul ekonomisi davanın konusu gerçek zarar
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 10 |