Dijital ve fiziksel dünyalar arasındaki ayrımın her geçen gün daha az belirgin hale geldiği bugünlerde sosyal medya, insanların iletişim gereksinimlerini karşılamak için en önemli platform haline gelmektedir. İnsanlar birçok farklı konuda olduğu gibi inançları konusunda da ihtiyaç duydukları bilgiye erişmek için sosyal medyadan giderek daha fazla yararlanmaktadırlar. Sosyal medyada dini içerik üretenlerin bazıları geleneksel din dilini kullanarak mesajlarını iletmeye devam ederken kimi içerik üreticiler ise sosyal medyanın beraberinde getirdiği popüler dile uygun içerikler üretmektedirler. Bu çalışmada hem içerik üreticilerin hem de sosyal medya kullanıcılarının görüşlerine başvurularak sosyal medyadaki din dilinin nasıl olması gerektiği konusu ele alınmaktadır. Çalışma kapsamında gerçekleştirilen araştırmada 27 sosyal medya kullanıcısı ve 5 içerik üretici ile yarı yapılandırılmış görüşme gerçekleştirilmiş, elde edilen veriler betimsel analiz yöntemiyle incelenmiştir. Elde edilen bulgulara göre sosyal medya kullanıcılarının ve içerik üreticilerim sosyal medyada dinî içerikler paylaşılırken kullanılması gereken dil; tutarlı, samimi, maddi beklentilerden uzak, kısa ve öz, hoşgörülü, estetik, gençlerin diline uygun ve bütüncül olmalıdır. Ayrıca dinî içerikler yasaklayıcı dilden uzak olmalı ve popülerlik adına dinî değerlerin özünü bozmamalıdır.
Nowadays, when the distinction between the digital and physical worlds is becoming less and less clear, social media is becoming the most important platform to meet people's communication needs. People are increasingly using social media to access the information they need about their beliefs as well as many other issues. While some of those who produce religious content on social media continue to convey their messages using traditional religious language, some content producers produce content in accordance with the popular language of social media. In this study, the issue of how the religious language in social media should be addressed by referring to the opinions of both content producers and social media users. In the research conducted within the study, semi-structured interviews were made with 27 social media users and 5 content producers, and the collected data were analyzed by descriptive analysis method. According to the findings, the language that social media users and content producers should use when sharing religious content on social media should be consistent, sincere, away from financial expectations, concise, tolerant, aesthetic, appropriate to the language of youth and holistic. In addition, religious content should be away from prohibitive language and should not distort the essence of religious values for the sake of popularity.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sosyal Medya Çalışmaları, Din Sosyolojisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 21 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 18 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 2 |
MEDYA VE DİN ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (MEDİAD) - JOURNAL OF MEDIA AND RELIGION STUDIES
This journal is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.