Muallim Naci Efendi, şiir, tenkid, hikâye, makale, mektup, edebiyat tarihi, piyes, hatırat ve deneme gibi edebiyatın hemen her türünde eser vermiş önemli bir sanatçıdır. Şair, müntekid, mütercim ve muallim olan Naci, taşıdığı bütün bu vasıfların hakkını vermiş, kısacık ömrüne pek çok eser sığdırmayı başarmıştır. Onun manzum hikâyeleri kanaatimizce edebiyat camiasında dahi pek bilinmemektedir.
Türk edebiyatında mesneviler üzerinden ilerleyen manzum hikâye yazma geleneği, Tanzimat döneminde, bilhassa ikinci nesilde yer alan sanatçılar sayesinde yeniden canlanmıştır. Destan geleneğinden gelen muhtevaya ilişkin temel, bu dönemde Batı’dan yapılan çevirilerin tesiriyle biçimsel bir dönüşümden geçmiş, böylece manzum hikâyecilik yeni bir inkişaf dönemine girmiştir.
Muallim Naci’nin sanatının temelinde, Osmanlı ve İslam tarihi üzerinde yaptığı incelemelerden çıkardığı bilgi ve sonuçların önemli bir yer teşkil ettiği bilinmektedir. Bu çalışmamızda şairin Mûsâ bin Ebü'l Gâzân -yahud- Hamiyyet, Zâtü'n-Nitâkayn -yahud- İbnü'z-Zübeyr ve Ertuğrul Gazi Bey isimlerini taşıyan üç manzum hikâyesinde kahraman tipinin nasıl ele alındığını ortaya koymaya çalıştık. Bunu yaparken, geleneksel Türk destanlarındaki tip ve motifleri ve Batı menşeili modern trajedileri de gözönünde bulundurarak mukayeseli bir şekil ve muhteva incelemesi ortaya koymayı da hedefledik.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Ekim 2020 |
Gönderilme Tarihi | 18 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 9 Sayı: 4 |
MANAS Journal of Social Studies (MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi)