Kurgulamış olduğu anlatı atmosferi, mekân betimlemeleri ve suskunluğa yaslanmış söylem biçimi ile edebiyatımızda özgün bir yer edinen Sait Faik Abasıyanık; özellikle birey-toplum ilişkisine odaklanan anlatıcı konumu ve sıradan görünen mekânlar içerisinde yükselen derin insani temalarıyla, modern Türk öykücülüğünün dönüştürücü isimlerinden biridir. 1948 tarihli Mahalle Kahvesi adlı öykü, temelde bir kış gecesinin içe kapanık anlatısını kaleme alan tek katmanlı bir anlatı gibi görünse de alt metninde gençlik, sessizlik, dışlanma ve toplumsal ötekileştirilme meselelerini işleyen çok katmanlı bir sosyal anlatı örneğidir. Anlatıcı figürün şehir merkezinden uzaklaşarak sapa bir mahalle kahvesine gitmesiyle başlayan öyküde sosyal mekânın toplumda dışlayıcı yapısı hem atmosfer hem de karakter dinamikleri ile çarpıcı bir biçimde görünür kılınır. Öyküye sonradan dâhil edilen ve toplumsal düzlemde yeni nesli temsil eden genç adamın sessizliği yalnızca bireysel bir utanç ya da mahcubiyet değil aynı zamanda toplumsal bir ön yargı ve ötekileştirmenin de kurgusal dışa vurumu olarak okunur. Yazarın farklı sembollerle zenginleştirdiği mekân betimlemeleri, öykünün anlatı atmosferini zenginleştirir ve fizikselliğin sınırlılıklarından çıkararak simgesel bir düzleme taşır. Sait Faik Abasıyanık’ın sözünü kurgusal bir karaktere emanet etmek yerine kendi ağzından dile getirdiği Mahalle Kahvesi’nde; anlatıcı ve genç nesil arasında sessizlik temelli bir öteki ortaklığı inşâ edilir. Bu bağlamda öykü, mekânsal sınırlar içerisinde gençliğin baskılandığı, aydın tipinin edilgen kılındığı ve sessizliğin iktidara dönüştürüldüğü alegorik bir toplumsal temsil olarak incelenmeye değerdir.
Sait Faik Abasıyanık Mekân Gençlik Öteki Aydın Edebiyat sosyolojisi
With his distinctive narrative atmosphere, spatial depictions, and a discourse grounded in silence, Sait Faik Abasıyanık holds a unique place in Turkish literature. Particularly known for his narrative stance focusing on the individual-society relationship and for the deep humanistic themes that emerge within seemingly ordinary settings, he is considered one of the transformative figures of modern Turkish short story writing. His 1948 short story Mahalle Kahvesi (The Neighborhood Coffeehouse), while appearing on the surface as a single-layered, introspective narrative of a winter night, in fact represents a multilayered social text that addresses youth, silence, exclusion, and social othering. Beginning with the narrator’s departure from the city center toward a remote neighborhood coffeehouse, the story makes visible the exclusionary nature of social space through both atmosphere and character dynamics. The silence of the young man—who enters the narrative later and symbolically represents the new generation—can be read not merely as personal shame or shyness, but as the narrative expression of societal prejudice and marginalization. Sait Faik enriches the narrative through symbolic spatial descriptions, elevating the physical space to a metaphorical dimension. Unlike many of his stories, Mahalle Kahvesi is told in the author’s own voice rather than being mediated through a fictional character, thus forging a silent yet powerful solidarity between the narrator and the younger generation. In this regard, the story becomes an allegorical representation of a society in which youth are suppressed, the intellectual figure is rendered passive, and silence itself is transformed into a form of power, all within the symbolic boundaries of space.
Sait Faik Abasıyanık Space Youth Other Intellectual Sociology of literature
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 22 Temmuz 2025 |
| Kabul Tarihi | 22 Ağustos 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 12 Sayı: 2 |