Avrupa Birliği’nin önde gelen şirketlerinin muhasebe sisteminin güçlendirilmesine yönelik benim-senen Uluslararası Muhasebe Standartları uzun bir uyumlaştırma çalışması sürecine dayanmaktadır. Her ne kadar bu süreç özellikle son yirmi yılda hız kazanmışsa da, bu sürecin izleri 300 yıl öncesine, ilk ulusal düzenleme çabalarının olduğu döneme kadar uzanmaktadır. Kimi birey veya örgütler, özellikle 20. yüzyılın başlarında, sınırlı sayıdaki mükellef firmaların sayısındaki artışın ve sermaye piyasalarının gelişmesi sebebiyle bu doğrultuda hareket etmiştir. Öte yandan, müdahaleci iktisat politikalarının, kendi planlarını hayata geçirmek için, istatistiksel veriler olarak muhasebe belgelerinden yararlanarak kendi politikalarını uyguladığı görülmektedir.Ancak Avrupa Muhasebe Sistemi’nin uyumlu hale getirilmesi gerçek anlamda ilk kez Roma Antlaşması ve muhasebe ve finans hesaplarına ilişkin Şirketler Hukuku düzenlemelerinin detaylı bir şekilde hazırlanması ile başlamıştır. Sonrasında bu süreç yeni bir aşamaya girmiş, Avrupa Birliği Komisyonu uluslararası özel bir standart belirleyicisi ile -Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi (International Accounting Standard Committee)- çalışmaya karar vermiştir. Bunun sonucunda finans piyasalarının ve yatırımcılarının ihtiyaçlarını içeren yeni bir standart düzenlemesi kabul edilmiştir. Komisyon, bu eylemiyle Avrupa dışı bir örgüte görev vermekle standartları düzenleme yetkisinden feragat etmemiş, ancak finansal hesap kullanıcılarının ve yatırımcıların ihtiyaçlarını, diğer çıkar sahiplerini de göz önünde bulundurarak imtiyazlı bir kategori haline getirmiştir.
The adoption of IASs for the consolidated accounts of European Union listed companies is the result of a long accounting harmonisation process. Even if that process accelerated during the last twenty years, it can be traced back more than three century ago, to the first attempts at national regulation. Several precursors and predecessors, individuals or organisations, acted in this way, mostly since the beginning of the twentieth century, as a consequence of the increasing number of limited liability companies and of the development of capital markets. Interventional economic policies also played a role with the implementation of accounting charts frequently linked to the need to collect statistical data for economic policy and planning purposes.But the European accounting harmonisation process really began with the Treaty of Rome and the elaboration of Company law directives regarding accounting and financial statements. Then it entered a new and fundamental step when the European Commission decided to work with an international private standard setter: the International Accounting Standard Committee. The result is the adoption of a set of standards designed to cover the financial information needs of financial markets and investors. In doing so, the European Commission not only abdicated its sovereignty in favour of a non-European private organisation but it privileged the needs of a sole category of users of financial statements, the investors, neglecting the interest of other stakeholders.
Diğer ID | JA53ZJ54YE |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2006 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ocak 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Sayı: 29 |