İçinden geçtiğimiz küresel kriz, son yüzyıl içinde, 1929 Krizi’nden yaklaşık seksen yıl sonra ortaya çıkmış olan ikinci büyük krizdir. Kriz yönetimi hakkında oldukça bilgi sahibi olmamıza rağmen, bu kriz sonucunda da milyonlarca emekçi işsiz kalacak ve sermayenin bir bölümü değersizleşerek, çökmüş olacaktır. Yaşanan ve yaşanacak olan bunca sosyal ve ekonomik acılara rağmen, günümüz iktisatçılarının böylesi krizleri öngörmede veya krizlere karşı etkili önlemler almada yeterince olgunlaşmamış olduğunu görmek insanlık adına utanç vericidir. İktisatçıların böylesi yetersiz performansının ana nedeni, iktisatçıların kapitalist sistemin işleyiş dinamiklerini ihmal eden ve sisteme içkin kriz tetikleyicilerini görmezden gelen başat iktisat öğretisine saplanıp kalmalarıdır. Oysa, Marksist iktisat öğretisine yönelindiğinde, kapitalist sistemin dinamikleri derinlemesine çözümlenir ve kâr ve birikim hırsının temel kriz tetikleyicileri oldukları anlaşılır. Marksist öğretiyi dışlayarak, krize karşı klâsik iktisat öğretisi doğrultusunda geliştirilen politikalar, kriz sorununu çözmeyip, ancak kriz semptomlarını hafifletme yönünde etkili olabilmektedir. Son küresel krizde de aynı tip önlemlerin alındığı görülmektedir.
The World Crisis that we are passing through is the second major crisis of the last century, that took place some eighty years after the big 1929 Crash. Though we have learned quite a lot about crisis management it is obvious that as the result of present crisis millions of people will be unemployed and much of capital stock wil be devalued. In spite of all such social and economic disasters, it is a great shame in the name of humanity, that economists of our time have not been mature enough to foresee such economic upheavals, neither have they been quite expert to devise and launch efficient policy measures against crisis. The reason for this unsatisfactory performance on the side of economists is the view that has been adopted by the mainstream economists, which neglect the dynamics of capitalist system and can not disclose the crisis-triggering forces inherent in the system. However, when Marxian economic analysis method has been employed, one can get an in-depth understanding of the dynamics of capitalist , as the result of which profit and accumulation motive can be observed as the main reason of economic crisis. Policies developed to cope with crisis in the context of classical economics will not be of any cure to such disasters, but will be effective only in mitigating the symptoms of crisis to some extent.
Diğer ID | JA56SA56PZ |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Sayı: 42 |