Türkiye’de özellikle Kürtçe ekseninde ilerleyen anadilinde eğitim tartışmalarının siyasallaştırılmış doğası, konunun toplumsal ve dilsel temellerinin kısmen gözardı edilmesine yol açmaktadır. Neticede, Kürtçe anadilinde eğitimi savunan söylem(ler), büyük ölçüde kimlik-kültür değerleri üzerinden oluşturulmakta ve öne sürülmektedir. Halbuki, anadilinde eğitimin temel argümanlarından biri, çocuğa sosyalizasyonunun gerçekleştiği ve duygusal dünyasının biçimlendiği anadilinde eğitim sunmak suretiyle, aile ve yakın çevre dili ile okul dili arasındaki psikolojik ve entelektüel sonuçları önlemektir (Kangas 1999). Bu argüman, çocukların ilk sosyalizasyonlarının anadili ya da dilsel topluluğun dilinde gerçekleştiğini ve çocukların bu dilde daha üstün dilsel yeteneklere sahip oldukları varsayımı üzerine kuruludur. Dolayısıyla, bu çalışmada, Türkiye’nin Kürt bölgesindeki mevcut ikidillilik ve/veya diglosi bağlamının, Kürtçe anadilinde eğitim için ne derece sahici bir toplumdilbilimsel amaçlanmıştır. Çalışma, mevcut toplumdilbilimsel bağlamın anadilinde eğitim konusunda hassas birtakım imalarnı sunmaktadır. Buna göre, bir taraftan, özellikle genç nesillerde gözlemlenen dil kayması, anadilinde eğitimde anadilinin salt araçsal eğiliminde olduğunu göstermekte, diğer taraftan, anadilinde eğitimin, toplumdilbilimsel bağlamın anadilini güçlendirecek yönde evrilmesinin vazgeçilmez şartı olduğunu göstermektedir, zira dilin muhafazasını sağlayacak olan asıl faktör, anadilinin ‘aile-yakın çevre-okul’ çerçevesinde etkin bir iletişim rolüne sahip olmasıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2011 |
Gönderilme Tarihi | 25 Eylül 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Cilt: 3 Sayı: 3 |
ISSN: 1309-6087, e-ISSN: 2459-0711
Mukaddime is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).