Madun kavramı Antonio Gramsci tarafından subaltern terimiyle ortaya atılmıştır. Gramsci’nin bu tanımı sesi duyulmayan, ezilen olarak tabir edilen toplulukları kapsamaktadır. Kavram üzerinden değerlendirmeler yapan ve madun kavramını feminist eleştiri bağlamında değerlendiren isim ise Gayatri Spivak’tır. Gramsci ve Spivak madun kavramını belli noktalarda birbirlerinden ayrışan tanımlamalarla ifade etmişlerdir. Spivak’a göre temel sorun; madunun kendini temsil etme hakkından mahrum oluşudur. Buna göre madun kavramı değerlendirildiğinde karşılaşılan temel olgu toplumsal eşitsizlikten doğan kadınların sorunlarıdır.
Bu çalışma madun kavramından hareketle feminist film kuramı üzerinden İran sinemasında kadın temsili ve kadının toplumsal konumuna ilişkin yerini incelenmiştir. Çalışmanın amacı özellikle İran’da toplumsal cinsiyet eksenli ve ataerkil hegemonya açısından madun konumunda bulunan kadınların, hegemonya karşısında mücadele sürecini sinema anlatıları bağlamında ele almaktır. Çalışmada örneklem olarak seçilen The Day I Became a Woman (Kadın Olduğum Gün, 2000) anlatısı nitel film çözümlemelerinden biri olan feminist film eleştirisi odak alınarak incelenmiştir. Çalışmada elde edilen bulgular İran sinemasında kadının konumunun birer madun olarak feminist eleştiriye uygun temsiller ürettiğidir
The concept of subalternity was introduced by Antonio Gramsci with the term “subaltern”. This definition of Gramsci includes oppressed groups whose voices are not heard. It was Gayatri Spivak who evaluated the concept in the context of feminist criticism. Both names expressed subaltern with different perspectives. According to Spivak, the main problem is; the subaltern's lack of the right to represent oneself. According to this problem, when the concept of subaltern is evaluated, the main phenomenon encountered is the problems of women arising from social inequality.
In this study, based on the concept of subaltern, the representation of women in Iranian cinema and its place in relation to the social position of women are examined through feminist theory. The aim of the study is to approach the uprising of women, who are brought to the subaltern position genderwise and in the patriarchal hegemony, especially in Iran, with cinema narratives. The film “The Day I Became a Woman” (2000) is chosen for the sample of this study and its narrative is analyzed by focusing on feminist film criticism, which is one of the qualitative film analysis. The findings obtained in the study are that the position of women in Iranian cinema produces representations suitable for feminist criticism as subaltern.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 14 Haziran 2023 |
Kabul Tarihi | 21 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 1 |