Aim: The
aim of this study was to determine the relationship between educated youth's
self-esteem and attitudes towards violence against women.
Methods:Thesample of the descriptive study consisted
of 437 students studying at Hasan Kalyoncu University Vocational School. Data
were collected between4-10 March 2019, and the Socio-Demographic Information
Form, Rosenberg Self-Esteem Scale Short Form (RBS-10) and Violence Against Women
Scale (ISKEBE) were used to collect the data. Number, percentage, mean,
chi-square, correlation analysis were used for data analysis.
Results: 66,8% of the respondents were women,
87,2% were equivalent to in come, 20,4% were educated in the justice department,
71,4% were decided by their parents in family problems, 18,1% were their father's.
12,4% of them have been subjected to violence at least once. 60,3% of the women
and 44,1% of the men stated that there are no laws to prevent violence against women;
67,1% of the women and 49,7% of the men stated that the ones preventing violence
were not enough (p<0,05). According to the average score of the attitude scale
of the students (122,60±22,3), it is determined that students have a tendency towards
a traditional and unconventional attitude towards violence and students who have
high self-esteem (r=0,118, p<0,05).
Conclusions: It is determined that educated young
people with high self-esteem are against violence against women.
Amaç: Bu araştırma, eğitimli gençlerin benlik saygısı ile kadına yönelik
şiddete karşı tutumları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.
Yöntem: Tanımlayıcı olarak gerçekleştirilen araştırmanın örneklemini Hasan
Kalyoncu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu’nda öğrenim gören 437 öğrenci oluşturmuştur. Veriler 4-10 Mart 2019
tarihlerinde toplanmıştır. Verilerin toplanmasında Sosyo-Demografik Bilgi
Formu, Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği Kısa Form (RBS-10) ve Kadına Yönelik
Şiddet Tutum Ölçeği (İSKEBE) kullanılmıştır. Verilerin
analizinde sayı, yüzdelik, ortalama, ki-kare, korelasyon analizi
kullanılmıştır.
Bulgular: Araştırmaya
katılanların %66,8’inin kadın, %87,2'sinin gelirinin giderine denk olduğu, %20,4’ünün
adalet bölümünde öğrenim gördüğü, %71,4'ünün aile içi sorunlarda anne babasının
birlikte karar verdiği, %18.1'inin babasının yalnız karar verdiği, %12,4’ünün
bu güne kadar en az bir defa şiddete maruz kaldığı belirlenmiştir. Araştırmaya
katılan kadınların %60,3’ü
ve erkeklerin %44,1’i kadına yönelik şiddeti önlemede kanunların yeterli
düzeyde mevcut olmadığını; kadınların %67,1’i ve erkeklerin %49,7’si şiddeti
önleme yöntemlerinin yeterli olmadığını ifade etmişlerdir (p<0,0,05).
Öğrencilerin şiddete ilişkin tutum ölçeği genel puan ortalamasına (122,60±22,3)
göre şiddete karşı geleneksellikten uzak ve çağdaş bir görüşe eğilimli
oldukları aynı zamanda benlik saygısı yüksek olan öğrencilerin şiddete karşı
(r=0,118, p<0.05) bir tutum gösterdikleri belirlenmiştir.
Sonuç: Benlik saygısı yüksek olan eğitimli gençlerin,
kadına yönelik şiddete karşı oldukları saptanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Mayıs 2020 |
Gönderilme Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin süreli bilimsel yayınıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Makalelerin sorumlulukları yazarlara aittir
Kapak
Ayşegül Tuğuz
İlter Uzel’in “Dioskorides ve Öğrencisi” adlı eserinden
Adres
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Çiftlikköy Kampüsü
Yenişehir/ Mersin