This article essentially aims to analyze the periodization of the Turkish educational experience by exploring its turning points. The classical period begins in the 10th century with the Karahanlis and ends in the late 18th century, that is, during the Ottoman early modern era. The process leading to the foundation of the Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyun (Imperial Engineering School) in 1795 marks the end of the classical period for reasons discussed in the article. The Mühendishâne also marks the beginning of modern education in the Ottoman Empire, since it is the first specimen of modern educational institutionalization, especially in comparison to the earlier attempts from the same era, and illustrates an understanding of education and an educational experience that is occasionally similar to, but sometimes far beyond the deteriorating medrese. The third period begins with the declaration of the Republic in the early 20th century when all educational institutions as well as their curricula were integrated with one another to form a harmonious whole, thus ending the era of polarization and disintegration that stemmed from the mektep-medrese bifurcation and the foreign-minority schooling during the Ottoman Empire’s long 19th century. At the same time, this article will also eschew a generalizing analysis of the impairments in medrese education: since, whatever the reasons were, internal or external, during its decline in the modern era, the medrese did to a certain extent foster and shape the socio-cultural fabric not only of the Ottomans but also of the earlier Seljuks
History of Turkish Educational Thought and Experience Medrese and Mek
Bu makale, temelde Türk eğitim düşüncesi ve deneyiminin dönüm noktalarından
hareketle dönemlendirme konusunda bir çözümleme yapmayı amaçlamaktadır.
Karahanlılar’ın 10.yüzyıldaki girişimlerinden Osmanlılar’ın 18. yüzyıl
sonuna kadar devam eden süreci, özellikle Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyun’un
kurulduğu 1795’e kadar geçen uzun dönemi, ana metinde verilen gerekçelerle
eğitimde klasik dönem olarak adlandırmaktadır. Modern dönem ise, Türk eğitim
tarihinde modern eğitimin başarılı şekilde ilk kurumsallaşma örneğini veren
bu Mühendishâne’nin kurulması ile birlikte, bozulan medrese eğitiminin bazan
yanında, bazan ötesinde yer bulan yeni eğitim tasavvuru ve deneyimiyle şekillenmiştir.
Bu deneyim, çeşitli anlayış, kurumsallaşma örnekleri ve sorunlarıyla
Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar devam etmiştir. Üçüncü aşama ise, 19. yüzyılın özellikle ikinci yarısından itibaren oluşan mektep-medrese ve yabancı okullar
ayrışması deneyiminden önemli dersler çıkartarak 20.yüzyılın başında bir bütün
olarak modern Türk eğitim anlayışını, müfredatını ve kurumlarını birbiriyle
uyumlu bir bütün haline getirerek genel eğitimi yaygınlaştırmaya ve işlevsel hale
getirmeye çalışan Cumhuriyet dönemidir. Bu arada eğitimdeki klasik deneyimden
modern döneme geçişi genel hatlarıyla Osmanlılar ve Türkiye Cumhuriyeti
şeklinde iki başlık altında ele alan bu çalışma, Türkler’in klasik dönemdeki uzun
medrese deneyimini bozulduğu aşamadan değerlendirmemeye; bir başka ifadeyle
hem Selçuklu hem Osmanlı kültür ve düşünce dünyasını modern dönemlere gelinceye
kadar besleyen ve taşıyan bu eğitim kurumlarının geçmişini son yozlaşmış
hâlinden çözümlememeye çalışacaktır.
Türk Eğitim Düşüncesi ve Tarihi Medrese ve Mektep (Osmanlılar) Eğitimde Dönemlendirme ve Çağdaşlaşma Cumhuriyet Dönemi Eğitimi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 41 Sayı: 41 |