Türkiye’de
sosyal güvenlik sistemi süreç içerisinde hem kurumsal hem de mevzuat açısından
aşırı parçalı bir hal almış, kapsamı genişlemiş ve bu gibi nedenlerden dolayı
sistemin bütçe açıkları ve genel bütçeye yükü oldukça artmıştır. Bu ve diğer
nedenlerle sosyal güvenlik reformu için çalışmalar başlatılmış ve bu konuda ilk
kapsamlı adım 1999 yılında çıkarılan 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ile
atılmıştır. Ancak esaslı reform hamlesi 2006 yılı ve sonrasında (5510 ve 5502
sayılı kanunlarla) gerçekleştirilmiştir.
Bu
çalışma kamu personel sistemimiz içerisinde yer alan ve adli, idari, akademik,
askeri personel şeklinde ayrıma tabi tutabileceğimiz kamu personelinin sosyal
güvenlik reformu kapsamında değerlendirilmesi üzerine olacaktır. Sosyal
güvenlik reformunun çok geniş, kapsamlı ve farklı yön ve alanları kapsaması
nedeniyle de kamu personelinin sadece emeklilik yönü üzerine olacaktır. Bu
kapsamda çalışma başta sosyal bir hak ve teknik bir konu olan emekliliğin,
sosyal güvenlik reformlarıyla değişen yönünü ortaya koymak amacını taşırken,
yaşanan değişimin kamu personeli üzerindeki etkilerini ortaya koyabilme sorunsalı
üzerine kurgulanacaktır. Bu minvalde gelişecek olan çalışmanın temel iddiası
ise: Sosyal güvenlik reformu ile beraber emekliliğe ulaşmak için hakların
genişletildiği ancak emekli olabilmenin şartlarının ise zorlaştırıldığı
şeklinde olacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALE |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2019 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ekim 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 3 |
Bilginin ışığında aydınlanmak dileğiyle....
ODÜSOBİAD