Nâzım Hikmet Ran (1902-1963), yeni Türk şiirinin isminden çok söz ettiren şairlerindendir. Onun şair kimliğini,
İstanbul’da yetişmesine rağmen Anadolu gerçeklerine duyarlı olması belirler. Türk edebiyatında memleket
gerçeklerini, ondan önce Tevfik Fikret, Ziya Gökalp, Mehmet Âkif Ersoy gibi şairler, farklı perspektiften ele almıştır.
Onu diğer sanatçılardan farklı kılan, toplum sorunlarına Marksist ideoloji ile yaklaşmış olmasıdır. Şair, eserlerinde bu
ideolojinin de kurulu dünya düzeninde birer sorun olarak gördüğü “yoksulluk, baskı, esaret, emperyalizm, sömürü,
faşizm ve adaletsizlik” gibi konularını dile getirmiştir. Sosyal ve siyasî sorunların edebî eserlerde ele alınması,
özellikle Marksist sanat kuramı ile bağdaştırılır. Sanatını bu ideoloji üzerine kuran Nâzım Hikmet, Memleketimden
İnsan Manzaraları başlıklı eserinde, toplumsal şartları “alt ve üst yapı karşıtlığı veya sınıf çatışması” olarak öne
çıkarmıştır. Eserin içeriğinin yanı sıra biçimsel yapısına da ciddî bir emek harcamıştır. İçerikle biçimin kaynaşmış
olması, bu çalışmada her iki unsurdan da söz etmeyi gerekli kılmıştır. Burada söz konusu eser, Marksist eleştiri
kuramının tespit edilen kategorileriyle alt başlıklar altında değerlendirilmeye çalışılmıştır
Nazım Hikmet Ran is one of the poets, who is mentioned most often, of the new Turkish poetry. Although he grew up
in İstanbul, his sensitivity to the realities of Anatolia determines his identity as a poet. Before him, poets like Tevfik
Fikret, Ziya Gökalp, Mehmet Akif Ersoy, handled country realities in Turkish literature from different perspectives.
What makes him different from other artists is, his approach to social problems with Marxist ideology. The poet,
mentioned issues, which also this ideology saw as a problem in established world system, such as “poverty, pressure,
captivity, imperialism, exploitation, fascism and injustice” in his works. Handling of social and political problems in
literary works, is associated with especially the “socialist realism” approach known as the art theory of Marxism.
Nazım Hikmet, who established his art on this ideology, in his work of art titled Human Landscapes from My Country,
put forward social conditions as “lower and upper construction opposition and class conflict”. As well as content
of the work, he also endeavored to its formal structure. Being coherent of content and form made it essential to be
mentioned both factors. Here, the work in question is tried to evaluated under the title of the identified categories of
Marxist critical theory
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | MAKALE |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Kasım 2020 |
Gönderilme Tarihi | 21 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 10 Sayı: 3 |
Bilginin ışığında aydınlanmak dileğiyle....
ODÜSOBİAD