Anadolu ağızlarında görülen ancak ölçünlü dilde bulunmayan birçok söz varlığı unsuru bulunmaktadır. Türkiye Türkçesinin söz varlığı yalnızca ölçünlü dilin verileriyle ölçülemez. Bu sebeple ağız çalışmalarının ve özellikle ağızlarda bulunan eski Türkçe izlerin gün yüzüne çıkarılması, en azından belgelenmesi gerekmektedir. Ağızlarda yaşayan birçok sözcük Türkçenin tarihine ve zenginliğine kanıt oluşturabilecek anlatım gücüne sahiptir. Deyimler gelişmiş bir dilin söz varlığının önemli unsurlarıdır. Türkçede en işlek deyim türünü değişmece yoluyla anlatım güzelliği ve özgünlüğü oluşturan deyimler oluşturur. Değişmece yoluyla oluşmuş deyimler, kavramları mecaz yoluyla anlatım güzelliği ve özgünlüğü içerisinde belirten kalıplaşmış sözcük öbekleri ya da tümcelerdir. Öd ‘safra’ ve sıt-/sıd- ‘kırmak, patlatmak vs.’ sözcüklerinin bir araya gelmesiyle oluşan ödü sıt-/ödü sıd- ‘çok korkmak’ deyimi Türkçenin soyut kavram oluşturmadaki gücüne bir örnek oluşturabilir. Aynı zamanda bu tür deyimler Türkçenin dilde yerleşik yapıları olmasından dolayı dilin tarihi derinliğine de işaret edebilir. Bu çalışmada Anadolu ağızlarında rastlanan ödü sıt-/ödü sıd- ‘ödü patlamak, çok korkmak’ deyimi üzerinde durulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Eylül 2020 |
Gönderilme Tarihi | 9 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 1 |
OĞUZTAD'ın içeriği Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. E-ISSN 2667-5250