Genel Olarak Felsefenin Belirlenişindeki ZorluklarSokakta birini çevirip ≪affedersiniz, mesleğiniz nedir?≫ diye sorsak, o kişi de ≪berberim≫ yahut ≪tornacıyım≫ yahut da ≪ağır taşıt sürücüsüyüm ≫ şeklinde: bir karşılık verse, cevabından) ne kastettiğini derhal kolayca anlayabiliriz. Çünkü verdiği cevapla q kişi belli bir nesne alanına şüpheye yer bırakmayacak derecede işaret etmektedir. Nitekim ≪berber≫ dediğimiz zanaatkârın işi öncellikle saçladır. Burada şu halde üstünde durulan nesne bellidir, somuttur, ortadadır. Bu bakımdan Türkçeyi iyi anlayan biri, karşımdakinden ≪berberim≫ sözünü işittiğinde,≫ ≪berberlik ne demekmiş acaba?≫ diye sormaz. Ama soluksuza karşılık veren, ≪hekimim≫ derse, durum değişir. Hekimin uğraştığı alanın sınırlarını ana çizgileriyle kestirememekle birlikte, ne yapıp ettiğini dar anlamda bilemeyiz. Hekimlik, her ne kadar bir meslekse de, zanaatkârlık değildir artık. Yer İ yer zanaatkârlık' olmakla birlikte, yer yer de 'bilim' niteliğini göstermektedir. Hekimlik sahasının böylesine geni^ olmasına bakarak, ≪hekimim ≫ diyen kişiye ≪ne hekimisiniz?≫ şeklindeki yeni bir soruyla yöneliriz. ≪Ne hekimisiniz?≫ demekle ne kastederiz peki? …
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | İçindekiler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1986 Cilt: 1 Sayı: 1 |