20. yüzyıldan itibaren tarih literatüründe yerini alan Geç Antik Çağ, Antik Çağ’dan Erken Orta Çağ’a geçişi tanımlayan modern bir terimdir. Tam anlamıyla bir geçiş dönemi olan Geç Antik Çağ’da, Roma İmparatorluğu yönetimindeki Anadolu’nun inanç sisteminde köklü değişiklikler olmuş, Pagan Roma İmparatorluk yönetimi Hristiyanlaşmaya başlamıştır. Bu makalenin konusunu, 3-7. yüzyıllarda Roma İmparatorluğu’nun değişen din yapısı ile bu dini yapısına uygun olarak, insanoğlunun değişen dünya görüşü ve ölüm algısı oluşturmaktadır. Ruhun bedenden ayrılması suretiyle kişinin maddi hayat kaynağını yitirmesi şeklinde tanımlanan ölüm ve ölüm sonrası hakkındaki algılama, inanış ve uygulamalar kültürden kültüre, devirden devire değişmektedir. Ölümü anlama ve anlamlandırma konusuna en önemli katkılar ise dini inançlardan gelmektedir. Bu bağlamda makalede, politeizmden monoteizme geçilen bu zaman aralığında, insanoğlunun ölüm algısı ve ölü gömme uygulamalarındaki değişimler veya benzerlikler karşılaştırmalı olarak verilip bir sentez ortaya konulmuştur. Çalışmada öncelikli olarak Yunan ve Roma Dönemlerindeki Pagan inancı ile tek tanrılı din olan Hristiyan inancındaki ölüm algısı sorgulanmaktadır. Bahsi geçen dönemdeki bu benzersiz ve büyük dinsel değişimin sonucunda 4. yüzyıla gelindiğinde imparatorluk sakinlerinin yarısından fazlası bu değişime ayak uydurmuştur. Paganizmden Hristiyanlığa geçiş hızlı gibi görünse de Pagan Yunan-Roma kültüründen ayrılış göründüğü kadar kolay olmamış, halkın her sınıfından insan grupları, eski alışkanlıklarına ve inançlarına tutunmakta ısrarcı davranmışlardır. Ölümü algılama, ölüme karşı takınılan tutum yeni dinin etkisinde değişmiş olsa da her iki inançtaki ölü gömme uygulamaları ve cenaze hazırlıklarında çok büyük değişimler olmadığı anlaşılmaktadır.
Late Antiquity, which has taken its place in history literature since the 20th century, is a modern term describing the transition from Antiquity to the Early Middle Ages. In Late Antiquity, a transition period indeed, radical changes occurred in the belief system of Anatolia under the rule of the Roman Empire, and the Pagan Roman Imperial administration began to Christianize. The subject of this article is the changing religious structure of the Roman Empire in the 3-4th centuries and the changing worldview and perception of death of human beings in accordance with this religious structure. Perceptions, beliefs and practices about death and after-death, which are defined as the loss of one’s material source of life by the separation of the soul from the body, vary from culture to culture and from time to time. The most important contributions to understanding and giving meaning to death come from religious beliefs. In this context, this article comparatively presents the changes or similarities in humankind’s perception of death and burial practices during this period, from polytheism to monotheism, and presents a synthesis. The study primarily questions the perception of death in the Pagan belief in the Greek and Roman Periods and the Christian belief, a monotheistic religion. As a result of this unique and major religious change in the mentioned period, by the 4th century, more than half of the inhabitants of the empire had kept up with this change. Although the transition from Paganism to Christianity seemed rapid, the separation from the Pagan Greek-Roman culture was not as easy as it seemed, and groups of people from all classes insisted on holding on to their old habits and beliefs. Although the perception of death and the attitude towards death have changed under the influence of the new religion, it is understood that there were no major changes in the burial practices and funeral preparations in both beliefs.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ortaçağ Arkeolojisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 7 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 11 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |