Büyük Türk Milleti uzun yıllar mücadele etmiş, İstiklal mücadelesi vermiştir. Mustafa Kemal ATATÜRK'ün egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olduğu yönetim şekli olan Cumhuriyeti ilan etmesiyle millet daha demokratik ve özgürlüklere dayalı bir rejime kavuşmuştur. Mustafa Kemal ATATÜRK, Cumhuriyet rejiminin ve geleceğinin korunması için Türk Milletinin gerek parlamento gerekse sivil inisiyatifler aracılığıyla her zaman katılımcı yönetim içerisinde olması gerektiğini vurgulamıştır. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler, kamu hizmetlerinin sunumunu ve devlet-vatandaş etkileşimini önemli ölçüde değiştirmiştir. Katılımcı yönetim uygulamalarının geliştirilmesi için dijital fırsatların kamu hizmeti sunumunu ve vatandaş entegrasyonunu artırdığı dijital yönetişim vizyonu ön plana çıkmaktadır. Dijital yönetişim daha demokratik ve vatandaş odaklı bir yönetim yaklaşımıdır. Vatandaş-devlet ve özel işletmelerin toplumsal sorunların çözümü için ortak inisiyatifle hareket etmelerine olanak tanır. Cumhuriyetin 100. yılında halk iradesine ve katılımcı yönetime dayalı rejimin etkinliğini artırmak için dijital yönetişim kavramı incelenmektedir. Bu amaç doğrultusunda mevcut e-devlet ve e-belediye uygulamalarına ilişkin bilgi ve değerlendirmeler paylaşılmaktadır. Çalışmanın, politika belirleyiciler ve vatandaşlar arasında dijital yönetişim kavramına ilişkin farkındalığı artırarak, katılımcı yönetim yaklaşımının ve kamu yönetimi etkinliğinin geliştirilmesine katkı sağlaması beklenmektedir.
Dijital Yönetişim Katılımcı Yönetim Etkin Kamu Hizmeti E-devlet E-belediye
Derleme makalesi olduğundan etik kurul izni düzenlenmemiştir.
The Great Turkish Nation fought for many years and struggled for Independence. With Mustafa Kemal ATATÜRK's declaration of the Republic, a form of government in which sovereignty rests unconditionally on the Turkish Nation, the nation gained a more democratic and freedom-based regime. Mustafa Kemal ATATÜRK emphasized that the Turkish Nation should always be involved in participatory management, both through parliament and civil initiatives, to protect the Republic regime and its future. Since the founding of the Republic, the developments in information and communication technologies have significantly changed public service delivery and government-citizen interaction. To develop participatory management practices, the digital governance vision comes to the fore, in which digital opportunities increase public service delivery and citizen integration. Digital governance is a more democratic and citizen-oriented management approach. It allows citizen-government and private enterprises to act with a common initiative to solve social problems. On the 100th anniversary of the Republic, the concept of digital governance is examined to increase the effectiveness of the regime based on popular will and participatory management. In accordance with this purpose, information, and evaluations about existing e-government and e-municipality applications are shared. The study is expected to increase awareness of the concept of digital governance among policymakers and citizens, thereby contributing to the development of the participatory management approach and public management effectiveness.
Digital Governance Participatory Management Effective Public Service E-goverment E-municipality
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi, Strateji, Yönetim ve Örgütsel Davranış (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 19 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 17 Eylül 2023 |
Kabul Tarihi | 9 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 4 |