Amaç: Staphylococcus aureus ve Metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) ile kolonize sağlık personeli ve sağlık alanında eğitim alan öğrenciler, hastane enfeksiyonları gelişimi açısından risk oluşturmaktadır. Nazal taşıyıcılığın belirlenmesi ve önlenmesi, enfeksiyon kontrolünde önem taşımaktadır. Bu çalışmada, hemşirelik öğrencilerinin klinik stajlara başlamadan ve staj döneminde aktif olarak sağlık kurumlarında çalışırken nazal S. aureus taşıyıcılık durumları araştırılmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya, 69’u birinci sınıfta, 60’ı ise üçüncü sınıfta eğitim görmekte olan toplam 129 hemşirelik öğrencisi dahil edilmiştir. Öğrencilerden alınan nazal sürüntü örnekleri koyun kanlı agar ve mannitol tuz agara ekilmiş ve bir gece inkübasyonu takiben, konvansiyonel yöntemler ile identifiye edilmiştir. Metisilin duyarlılığı disk difüzyon yöntemi ile belirlenmiştir. İstatistiki analizde Pearson Ki-Kare testi kullanılmış ve istatistiksel anlamlılık p<0,05 olarak kabul edilmiştir.
Bulgular: Örneklerin mikrobiyolojik değerlendirilmesi sonucunda, klinik staj yapmakta olan öğrencilerden %18,3; klinik staj yapmamış öğrencilerden ise %14,5 oranında S. aureus izole edilmiştir (p=0,556). MRSA taşıyıcılığının ise, klinik staj yapmamış öğrencilerde %10,1, staj yapmakta olan öğrencilerde %1,6 oranlarında olduğu saptanmıştır (p=0,046).
Sonuç: Çalışma sonuçlarımız, her iki öğrenci grubunun S. aureus ve MRSA taşıyıcılığının genel populasyona benzer sınırlar arasında bulunduğunu, ancak MRSA taşıyıcılığının klinikte staj yapmakta olan öğrencilerde diğer gruptan daha düşük olduğunu göstermektedir. Bu durumun, öğrencilerin halen devam etmekte olan eğitimleri sırasındaki edindikleri bilgi birikimleri ve mesleki uygulamalarında da bu bilgileri kullanmaları ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir.
Aim: Colonization of healthcare personnel and students studying in health sciences with Staphylococcus aureus and methicillin-resistant S. aureus pose a significant risk in the development of nosocomial infections. Detection and prevention of nasal carriage is crucial for infection control. In this study, S. aureus nasal carriage status was investigated in nursing students before and after starting clinical internships.
Material and Methods: A total of 129 nursing students, 69 of whom were in the first grade and 60 of whom were in the third grade, were included in the study. Nasal swabs were taken and inoculated on sheep blood agar and mannitol-salt agar, incubated overnight, and identified with conventional methods. Methicillin resistance was determined with disc diffusion method. Pearson Chi-Square test was used in statistical analysis and statistical significance was accepted as p <0.05.
Results: Microbiological evaluation of the samples revealed S. aureus nasal carriage in 18.3% of students who have started clinical internships and 14.5% of students who haven’t started clinical internships (p=0,556). Nasal MRSA carriage rates were found to be 10.1% and 1.6%, respectively (p=0,046).
Conclusion: The results of our study demonstrate that nasal S. aureus and MRSA carriage of both student groups are between the normal limits defined for the general public, but the MRSA carriage rate was lower in the students who have started clinical internships than the other group. This situation is thought to be related to the knowledge accumulated by the students during their ongoing education and their use of this knowledge in their professional practice.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hemşirelik |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Ocak 2022 |
Gönderilme Tarihi | 21 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 12 Sayı: 1 |