Solo exhibitions are important events where artists have the opportunity to present their works and interact with audiences. These exhibitions mark the culmination of the artist’s creative process, signaling the moment when their works are ready to meet the public. Beyond this, an exhibition serves as a prestigious activity through which the artist communicates with their audience. However, there are various ambiguities both in our country and globally regarding the definition and criteria of solo exhibitions. Issues such as the criteria for defining an exhibition as a solo exhibition and how to establish a concrete framework for these exhibitions are central to this ambiguity. The aim of this research is to address these uncertainties and create a concrete framework for solo exhibitions, fostering a discussion and reflection on the essential characteristics that solo exhibitions should possess. This qualitative research was conducted using a case study model. Data were collected through
an interview form prepared with expert opinions and obtained through face-to-face interviews with a total of 44 individuals at the “ARTANKARA 9th International Contemporary Art Fair” held in 2023. The interviewees included 21 artists, 11 academic artists, 8 gallery owners, 2 curators, and 2 collectors. The data were analyzed using content analysis and presented through tables. The findings of the research indicate that the majority of artists, academic artists, gallery owners, curators, and collectors agree that the decision-making authority in the process of organizing a solo exhibition lies with the artist themselves.
Kişisel sergiler, sanatçıların eserlerini seyircilerle buluşturup etkileşim kurma fırsatı elde ettiği önemli etkinliklerdir. Bu sergiler, sanatçının üretimlerinin doyum noktasına ulaştığı ve artık kitlelerle buluşma anını müjdeleyen bir serüvenin sonudur. Sergi bütün bunların ötesinde sanatçının izlerçevre ile iletişim kurduğu itibarlı bir faaliyet olarak yerini almıştır. Bununla birlikte, kişisel sergilerin tanımı ve kriterleri konusunda ülkemizde ve dünyada çeşitli belirsizlikler bulunmaktadır. Hangi kriterlere göre bir serginin kişisel sergi olarak tanımlandığı, bu sergilerin somut çerçevesinin nasıl oluşturulacağı gibi durumlar bu belirsizliğin başat konularıdır. Bu bağlamda araştırmanın amacı, bu belirsizlikleri çıkış noktası yaparak kişisel sergiler konusunda somut bir çerçeve oluşturmak ve kişisel sergilerin taşıması gereken özellikler üzerine bir tartışma ve düşünme ortamı yaratmaktır. Araştırma, durum çalışması modeli kullanılarak gerçekleştirilen nitel bir araştırmadır. Veriler, uzman görüşleriyle hazırlanan görüşme formu aracılığıyla toplanmış olup 2023 yılında gerçekleştirilen “ARTANKARA 9. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’nda 21’i sanatçı, 11’i akademisyen sanatçı, 8’i galeri sahibi, 2’si küratör ve 2’si koleksiyoner olmak üzere toplam 44 kişiyle yüz yüze yapılan görüşmeler yoluyla elde edilmiştir. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemiyle çözümlenmiş ve tablolar aracılığıyla sunulmuştur. Araştırmada elde edilen bulgular
neticesinde; sanatçı, akademisyen sanatçı, galeri sahipleri, küratörler ve koleksiyonerlerin çoğunluğunun kişisel sergi açma sürecinde karar merciinin sanatçının kendisinin olduğu görüşünde birleştiği görülmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Güzel Sanatlar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 2 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 14 Sayı: 2 |