Bu çalışmanın amacı Türkiye’de antrenman, antrenörlük, antrenör eğitimi ve antrenman bilimi alanında meydana gelen gelişmeleri tarihsel, kavramsal ve yapısal yönlerden incelemektir. Antrenörlük ve antrenman biliminin gelişim süreci, 1932 öncesi, 1932-1974, 1974-1981, 1981-1992, 1992-2013 arası ve 2013 sonrası olarak altı evreye ayrılarak değerlendirilmiştir. Çalışmada literatür taraması yöntemi kullanılmış, bu çerçevede ilgili dönemlere ilişkin literatür incelenmiş ve yorumlanmıştır. İlk üniversiter yapı olarak, beden eğitimi öğretmeni yetiştirmek için 1932’de kurulan Gazi Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü, Beden Terbiyesi Şubesi ele alınmıştır. Antrenörlük ve antrenmanla ilgili ilk yasanın 1938 yılında çıktığı, 1974’te “Beden Eğitimi”nden “Spor Bilimi”ne geçildiği, 1981 yılında Yükseköğretim Kurulu”nun (YÖK) kurulması ile üniversitelerin yeniden yapılanması içerisinde yeni bir yaklaşımla “Beden Eğitimi ve Spor” adı ile kurumsallaşmaya gidildiği, bununla birlikte anabilim dalı anlayışı ve lisansüstü eğitime geçilebildiği görülmektedir. 1987’de ilk antrenör yönetmeliği ve antrenör eğitimi yasa ile belirlenmiş, üniversitelerin beden eğitimi ve spor bölümlerinden mezunların antrenörlük yapabilecekleri belirtilmiştir. Yüksekokullaşmanın 1992’de meydana geldiği, bununla birlikte diğer ülkelerdeki benzerleri gibi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği, Antrenörlük Eğitimi, Spor Yöneticiliği, Rekreasyon ve Spor Bilimleri bölümlerinin kurulduğu ve çok hızlı bir okullaşmanın olduğu görülmektedir. 2013 yılında da fakülteleşmenin başladığı ve 108 Spor Eğitimi veren üniversiteden 67’sininin Spor Bilimleri Fakültesi’ne dönüştüğü; 97 üniversitede antrenörlük eğitimi veren akademik birimler bulunduğu, 29 devlet üniversitesinde antrenör eğitiminde ikinci öğretim programı olduğu görülmektedir. 8 üniversitede “Egzersiz ve Spor Bilimleri” bölümü vardır ve bunların bir kısmı antrenör eğitimi vermektedir. Bir kısım üniversiteler uzaktan eğitim yapmalarına rağmen uygulama becerisi gerektiren antrenörlük eğitimini mezuniyette verdikleri, isimleri farklı olmakla birlikte aynı eğitimi veren bölümler olduğu, aynı bölüm ve programlar için bazı üniversitelerin merkezi yerleştirme, bazı üniversitelerin ise aynı zamanda özel yetenekle öğrenci aldıkları, bazı üniversitelerin lisansüstü eğitime de özel yetenekle öğrenci aldıkları görülmektedir. Bu alanda Türkiye’den hiçbir üniversitenin dünya sıralamasında ilk 120 üniversite içerisine giremediği görülmektedir.
Aim of this study is to analyze the development of training, coaching, coaching education and training science in historical, conceptual, and constructional point of views. As a methodical approach subject related and available literature was studied and discussed. The developments, demonstrated events and subjects were studied as before the date of 1932, between 1932 and 1974, 1974 and 1981, 1981 and 1992, 1992 and 2013 and after 2013 till the present day in six phases. First university study was established in 1932 for the upbringing of physical education teachers as Gazi Physical Education Institute and this was taken as a land mark. Coaching and training related first law was passed in 1938, it was progressed from physical education to sport science in 1974, and in 1981 with the establishment of “Higher Education Institution” “Physical Education and Sport” departments were established within the universities in the school of education with a new concept. With this understanding, “Physical Education and Sport” departments were able to establish main sciences and have postgraduate studies in physical education. In 1987 first law was passed, where coaching regulation was secured under law, as a first time, stating that undergraduates from physical education and sport departments of the universities were able to work as a coaches. Physical Education and Sport departments were become school on its own, and similar to other schools in different countries, and had Physical Education and Sport Teacher Training, Coaching Education, Sport Administration, Recreation, and Sport Science departments, and this development lead to a rapid schooling throughout the country. In 2013 schools have progressed to become as faculties, where 67 of the 108 universities which provided sport education have become a faculty. 97 of the universities had coaching education departments, where 29 state universities provided second coaching education programme in coaching education. 8 universities had “Exercise and Sport Science” departments, and some of which provided coaching education. Some universities gave coaching education, which necessitates a practical training as well, and provided their undergraduates with a coaching certificate, although they have distance learning as they function as open universities. Some universities gave the same education and programmes under different names in sport education, and some universities although have central placement, they also have students from physical aptitude tests for the same coaching education. In some universities there are a physical aptitude tests for postgraduate studies. In addition, there is no university from Turkey in the 120 top ranking universities in the world.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Spor Hekimliği |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 19 Ağustos 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 19 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 21 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 33 Sayı: 2 |
SPOR BİLİMLERİ DERGİSİYayın hakkı © Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi |