Disiplin cezası vermekle görevli ve yetkili olan idareler hukuk devleti ilkesinin gereği olarak tüm eylem ve işlemlerinde hakkaniyetli ve hukuka uygun bir şekilde hareket etmelidir. Disiplin cezası işlemleri ile bir yandan kurum içi düzenin sağlanması ile bu düzenin idame ettirilmesi ve nihayetinde kamu yararının sağlanması amaçlanırken diğer yandan bireyin hakları korunmalıdır. Bu denkleştirmenin en iyi yolu da disiplin takibatlarında hukukun evrensel ilkeleri ve ceza hukuku ilkelerinden uygun düştüğü ölçüde faydalanılmasıdır.
Disiplin hukukuna hâkim olan ilkeler Anayasada özel olarak düzenlenmediği gibi, disiplin mevzuatlarında da açık olarak yer almamaktadır. Ancak doktrin ve içtihatlar incelediğinde, Anayasa’nın 38’inci maddesi ile düzenlenen suç ve cezalara ilişkin esaslar ile diğer ceza hukuku ilkelerinin sadece ceza hukuku açısından geçerli olmadıklarını ve özlerine uygun düştüğü ölçüde disiplin hukukunda da uygulanabildiklerini görebiliyoruz. Çalışmada söz konusu ilkeler ceza ve disiplin hukuku açısından karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiş ve hangi ilkelerin disiplin hukukunda geçerli oldukları tespit edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | KAMU HUKUKU |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |