In this study, we dwelled on the conceptual content of intention, its source, and whether it can be the truth value of our deeds. In this sense, it’s observed that the intention, having a broad field of usage, means in general will, intent, perseverance, determination, desire and effort, has a definite priority and importance compared to deeds both qualitatively and quantitatively. That’s to say, the colour, the shape and the meaning of deeds come out according to intention. In this point, an important difference arises between intention and the good intention that the first one indicates to a common field, and the second one to a more specific one. We can infer from that the intention is used for the domain of physical world but the good intention is more likely related to transcendent area. In spite of this, the only good intention may not give a precise measure for the truthness of deeds. For this reason, the deeds having the truth value must be at the same time supported by reason and free will as well as good intention.
Intention Good Intention Truth Value Deeds Transcendent Immanent Measure
Bu çalışmamızda niyetin kavramsal içeriği, kaynağı ve bunun fiillerimiz için hakikat değeri taşıyıp taşımadığını ele almaya çalıştık. Bu anlamda kasıt, irade, azim, kararlılık, rağbet ve gayret gibi geniş bir kullanım alanı olduğu anlaşılan niyetin, fiillere göre hem nicel hem de nitel olarak belirli bir önceliği ve önemi olduğu görülmektedir. Yani fiillerin rengi, şekli ve manası niyete göre ortaya çıkmaktadır. Bu noktada niyet ile iyi niyet arasında önemli bir fark meydana gelmektedir ki bu da; niyetin genel, iyi niyetin ise daha özel bir alana işaret ediyor olmasıdır. Buradan hareketle niyetin içkin, iyi niyetin ise aşkın âlemle bağlantılı olduğu sonucunu çıkarmak mümkündür. Buna rağmen iyi niyetin tek başına fiillerin doğruluğu için bir ölçü olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle hakikat değeri taşıyan fiillerin iyi niyetle birlikte, akıl ve özgür bir irade ile desteklenmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 32 |