Plato’s Republic is a utopia like Thomas More’s Utopia and the purpose of the Republic is to create a beautiful city (kallipolis) that is based upon a conception of justice that renders the individual and the society (not demos) harmonious. Plato thinks that the construction of the republic/politeia is based upon rhetoric/ linguistic persuasion; at the beginning of the dialog he says that the state that he will construct is based upon the power of rational language and persuasion. A lie is a statement that is told even though it is known that it is not true; it is an expression of the concealment of the truth and the alienation from reality. In his Republic Plato asks citizens and people “to be honest, to avoid lying deliberately, to loathe lie and to love truth”. However, on the other hand, he combines “true” and “lying”; and claims that a “true lying” can also be useful. Plato believes that what is the most important in everything is the beginning and that it is possible to mold people only in their childhood. Lie is a medicine and cure in Plato’s conception of education as it is in his politics; presentation of lie is done through tales, poems and other arts that are the constitutive elements of the state. The aim of Plato’s giving place to lies in a state is to ensure that guardians and rulers, who are the assurance of the integrity of the state and the existence of the society, are well educated. Since he has made the Republic based on lies in other words fairy tales, myths and believes, Plato with the subjective approach will not allow in to every lies but only suitable ones for the republic. According to Plato, “noble lie” is one of the main ways to gather crowds as desired who are not able to come close the ultimate truth and it has an important function in governing a state. With this holly lie, there is an explanation and starting point for establishing the state. The fiction of holly/noble lie in Plato’s Politeia, is one of the methods used inevitably by the previous and following states of Plato. Holly lies are like medicines used in every age by the states for healing. Plato argues that governors (statesman) should be come from “philosopher weavers” after educated specially, even they were in minorities, they should run the state. These philosophers who hate to lie and hypocrisy, when the time comes they could say lies for the sake and happiness of the state. Furthermore, a philosopher who knows the ultimate truth well can say lies and he should lie for the sake and happiness of the state, and to bring together all the citizens of the city who are not able to reach the truth around one unity.
Platon’un Devlet’i Thomas More’un Ütopia’sı gibi bir ütopyadır ve Devlet’in amacı bireyi ve toplumu (demos değil) ahenkli bir hale getiren adalet kavrayışı üzerinde temellenen güzel bir şehir (kallipolis) oluşturmaktır. Platon, devlet/politeia inşasının retorikle/dilsel iknaya dayalı olduğunu düşünmektedir; o diyaloğun girişinde, kuracağı devletin rasyonel dilin ve iknanın gücüne dayandığını anlatır. Yalan, doğru olmadığı bilindiği halde söylenen sözdür; hakikatin gizlenmesi ve gerçeklikten uzaklaşmanın bir ifadesidir. Platon, Devlet’inde yurttaşlardan ve insanlardan “özü, sözü bir olmalarını,.. bile bile yalan söylememelerini, yalandan tiksinip doğruyu sevmelerini.” istemektedir. Fakat diğer yandan “gerçek” ve “yalan”ı birleştirerek “gerçek yalan”ın da yararlı olabileceğini savunmaktadır. Platon, her işte önemli olanın başlangıç olduğunu, bireyleri istendik kalıba sokmanın çocukken olabileceğine inanmaktadır. Platon’un siyasetinde olduğu gibi eğitiminde de yalan bir ilaç ve çaredir; yalanın taşıyıcılığı devletin de kurucu unsuru olan masallarla, şiirlerle ve diğer sanatlarla yapılır. Platon’un devlette yalana yer vermesinin amacı, devletin bütünlüğünün ve toplumun varlığının teminatı konumundaki koruyucuların ve yöneticilerin iyi bir şekilde yetişmelerini sağlamaktır. Devletinin temelini yalana başka bir deyişle masal, efsane ve inançlara dayandıran Platon, öznel bir yaklaşımla her türlü yalana değil Platon’un devletine uygun yalanlara müsaade edecektir. Platon’a göre kutsal yalan, hakikate yeterince yaklaşamayan yığınları istenilen şekilde bir araya getirmenin ve bir arada tutmanın başlıca yollarından biri ve devlet yönetiminde önemli bir işleve sahiptir. Kutsal yalanla devletin kurulumu için belirli bir başlangıç ve bir açıklama sunulur. Platon’un Politeia’daki soylu/kutsal yalan kurmacası hem kendinden önce hem de kendinden sonraki devletlerin bir şekilde başvurdukları yöntemlerdendir. Kutsal yalanlar devletler tarafından her dönem kullanılan şifa kabilinden ilaçlardır. Platon, yöneticilerin, belli eğitimden geçen “dokumacı filozof”ların, azınlık da olsalar devleti yöneten kişiler olmaları gerektiğine inanır. Yalandan, riyadan nefret eden bu filozoflar, yeri geldiği zaman devletin mutluluğu için yalan söyleyebilirler. Zira hakikati hakkıyla bilen filozof şehrin selameti ve mutluluğu için; hakikate ulaşmamış şehir halkını bir birliktelik etrafında toplayabilmek için yalana başvurabilir ve başvurmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 23 Sayı: 1 |