Kent yönetimleri halka en yakın yönetim birimleri olması ve yerel halkın günlük hayatına direkt etki etmesi sebebiyle özel bir öneme sahiptir. Kadınların kendini ilgilendiren kararlara katılmadığı ve yönetime dâhil olmadığı yani temsil edilmediği bir kent yaşamı her şeyden önce kadının vatandaşlık hakkını kullanamaması anlamına gelmektedir. Oysa yurttaşlık hakkı herkesin en temel hakkıdır. Bu çalışmada öncelikle konuya dair kavramsal çerçeve incelenecektir. Daha sonra Batı Karadeniz Bölgesi’nde örneklem olarak seçilen kentlerde(Bolu, Zonguldak, Sinop)kadının kent yönetimindeki durumu incelenmiştir. Yönetime katılma konusunun kente aidiyet duyma ile ilişkili olduğu bu örnek üzerinde anlaşılmıştır. Ayrıca araştırmaya dâhil edilen kentlerde yönetime katılma konusunda kadın katılımının yetersizliği de tespit edilen bir diğer önemli bulgudur.
Urban administrations are of special importance as they are the closest administrative units and have a direct impact on the daily life of local citizen.A urban life in which women do not participate in the decisions that concern them and are not represented in the administration means that women cannot exercise their citizenship right. However, the right of citizenship is the most fundamental right of everyone.In this study, firstly, the conceptual framework will be examined.Then, the situation of women in urban administration was determined in the selected cities in the Western Black Sea Region (Bolu, Zonguldak, Sinop). It has been agreed that the issue of participation in governance is related to belonging to the city.addition, the inadequacy of women's participation in governance in the cities included in the survey is another important finding.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 24 Sayı: 3 |