Küreselleşme ülkeler arasında ticaret akışı ve sermaye yatırımının kolaylıkla gerçekleştirildiği uluslararası açık bir ekonomi düzeni olarak tanımlanabilir. Bu düzende uluslar arası çıkar gurupları ve farklı uluslardan bireylerin ortak çıkar nedeniyle birlikte davranması milli devletlerin hareket alanını daraltmakta, dışarıda oluşturulan politikalar iç politikayı da etkilemektedir. Süreç içinde ulus devletlerin elindeki ekonomik ve finansal politikaları belirleme insiyatifinin küresel güçlerin eline geçmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Uluslar arası politikaların oluşturulmasında ve toplumsal olaylarda ulus devletlerin bağımsız hareket etmeleri güçleşecektir.
Küreselleşme ülkedeki bütün sektörleri çeşitli boyutlarda etkilemekte, olumsuz etkilenen sektörlerin başında tarım sektörü gelmektedir. Tarım sektörü, özellikle gelişmekte olan ülkelerde sağladığı gıda güvenliği ve istihdam olanakları bakımından hayati öneme sahiptir. Ancak bu ülkelerdeki tarım işletmelerinin çoğu sermaye, teknoloji, altyapı, örgütlenme, arazi miktarı ve kalitesi bakımından yetersiz durumdadır. Bu nedenle, bu konumdaki ülkelerde küreselleşmenin tarım sektörüne etkisi, ucuz gıda ithalatının artması ve tarım işletmelerinin rekabetçi olmayan yapısı nedeniyle ücretlerin düşürülmesi şeklinde gelişmiş, tarım sektöründe çalışanlar işsiz kalmış ve /veya yoksullaşmıştır.
Bu çalışmanın amacı, küreselleşmenin tarım sektöründe yaratabileceği olası olumsuz gelişmelere dikkat çekmek, olumsuzlukları minimize etmede toprak ve tarım reformunun katkılarını incelemek ve küreselleşmede IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi kuruluşların rollerini ortaya koymaktır. Küreselleşme olgusuyla, tarım sektöründe meydana gelmesi olası olumsuz gelişmeler kapsamlı bir toprak ve tarım reformu yapılarak azaltılabilir. Bunun sonucunda topluma sağlanan mülkiyet olgusu ve yeter gelir düzeyinde arazi olanakları ile uygun koşullarda girdi ve pazarlama organizasyonları, hem olası krizlerden bu kesimin yüksek dozda etkilenmesini önleyebilir hem de insanlarda ülkesine olan inancı, aidiyet duygusunu ve milli bilinci geliştirmede olumlu bir rol oynar.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 6 Mayıs 2014 |
Gönderilme Tarihi | 31 Aralık 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Cilt: 10 Sayı: 1-2 |
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.