Öz: Tarih içinde sinema ve edebiyat ilişkisi, sinema
ile diğer sanatlar arasındaki ilişkinin en kayda değer,
en yaygın biçimlerinden biridir.
Popüler, ticari veya estetik kaygılarla gündeme gelen bu dinamik
ilişki; konu, söylem, endüstri, estetik
biçimler gibi farklı boyutlar taşımıştır.
Hem sinema dilinin oluşumunda hem de gelişiminde
edebiyatın, özellikle romanın etkisi büyük olmuş; uyarlamalar içinde roman en
önemli yeri tutmuştur. Edebiyat da özellikle biçimsel özellikler açısından
sinemanın anlatım olanaklarından faydalanmıştır. Ancak bu karşılıklı ilişkinin
değerlendirilmesinde edebiyatın sinemaya üstün olduğu varsayımına dayalı olarak
yazınsal metne sadakat ölçüt olarak alınmış, bu doğrultuda bu ilişkiye ve
uyarlamalara genellikle önyargılı, olumsuz bir bakış hâkim olmuştur. Lakin ahlaki bir kavram olan ve kaynak metne körü
körüne bir bağlılığı temel alan sadakat kavramı, bu karmaşık ve çok yönlü ilişkinin doğasını
kavramak açısından yetersiz ve sınırlayıcıdır. Yazınsal film uyarlamalarında
Bakhtin’in diyaloji (söyleşim) kavramına dayalı bir metinlerarasılık metaforunu temel
alan dönüşüm kavrayışı ise, farklı metinler arasındaki ilişkinin
değerlendirilmesinde kaynak metne sadakate dayalı bakma biçiminin
sınırlılıklarını aşma potansiyeli taşımaktadır.
Bu çalışmanın
amacı, kültürün olası tüm potansiyellikleriyle bağlantı kurma zeminine sahip olan Bakhtinyen perspektifi temel alarak,
uyarlamalara dair, ahlaki söyleme dayanmayan, daha kuşatıcı ve çok-katmanlı bir
yaklaşım geliştirmeye çalışmaktır. Bu
amaçla, ilkin, yazınsal uyarlamalarda kaynak metne sadakati içeren ölçütün
sınırlıkları tartışılacak, ardından bu sınırlılıkları aşmak üzere,
sinema-edebiyat ilişkisinde tüm açık-uçlu iletişim imkanlarını mümkün
kılan Bakhtin’in “metinlerarası diyaloji” kavramı ekseninde daha yetkin ve üretken bir
yaklaşım geliştirilmeye çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Özel Sayı (1) Mayıs 2019 |