Bu çalışmada sınır olmanın ve sınırla kurulan ilişkinin toplumsal ve siyasal sahada ne anlama gelebileceği demokrasi fikri üzerinden tartışılmıştır. Bir sınır karakteri taşıyan “ama” bağlacının yasadaki yerinden yola çıkılarak, tümelin, evrenselin, yasanın tikelle kurduğu ilişkide ortaya çıktığı farz edilen istisnanın, demokrasi için bir motor görevi gördüğü, bunu yok sayan siyasal düzenlerin demokrat olma iddiasıyla ters düştüğü gösterilmeye çalışılmıştır. Ancak eşitlik prensibine dayanabilecek olan demokrasinin, çoğunluğun mutlak hâkimiyeti olarak anlaşılmasının totalitarizmle eş değer olduğu öne sürülmüş, buna karşılık ancak çoğulcu demokrasilerin çoklukta birlik fikrini gerçekleştirebileceği iddia edilmiştir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 6 |
Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (SKAD)'da yayınlanan makaleler Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. SKAD bilginin paylaşımı için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.