Nüfusun gün geçtikçe yaşlanması çağımızın belirleyici küresel eğilimlerinden biridir. Doğurganlığın azalması, sağlık ve teknoloji alanındaki ilerlemeler ile birlikte insanların yaşam süreleri uzamakta ve bunun sonucunda yaşlı nüfus gün geçtikçe artmaktadır. Çok boyutlu bir süreç olan yaşlılık bireylerde fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik açıdan bir takım değişimlerin görüldüğü bir dönemi kapsamaktadır. Özellikle fiziksel açıdan hareketin kısıtlanması yaşlı bireylerin bu dönemde aktif ve kaliteli bir yaşam geçirmesini doğrudan etkilemektedir. Bunun yanı sıra fiziksel çevrenin yaşlı bireylerin ihtiyacına cevap vermesi, sağlıklı yaşlanma üzerinde etkili olan bir diğer faktördür. Yerinde ve sağlıklı yaşlanma kavramları ele alındığında yaşlı bireylerin barınma ihtiyacına yönelik alternatiflerden birinin paylaşımlı konutlar olduğu düşünülebilir. Bu bağlamda, araştırma yaşlı bireylerin konutun ortak kullanımına ilişkin tutum ve beklentilerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Fenomenolojik bir kurguya sahip olan araştırmada derinlemesine görüşme tekniği kullanılmış; veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formlarından yararlanılmıştır. 65-74 yaş aralığında 20 yaşlı birey araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Verilen yanıtlar veri setlerine dönüştürülmüş; içerik analizi yardımıyla kavramsallaştırılarak ana ve alt temalar belirlenmiştir. Çalışma sonucunda yaşlı bireylerin konut paylaşımı konusunda olumsuz bir tutuma sahip olmadıkları; sosyal etkileşim, destek ve topluluk duygusu açısından cazip buldukları görülmüştür. Öte yandan bireyler konutlarının paylaşımı noktasında kişisel alanlarının paylaşımında mahremiyet kaygısı yaşamaktadır. Çalışma yaşlılık döneminde bireylerin sıklıkla sosyal yaşamdan uzak kalmaları ve maddi zorluklar yaşamaları göz önünde bulundurularak tasarlanmıştır. Bu nedenle, yaşlı bireylerin kendi yaşam çevrelerinden ayrılmadan yaşlanabilecekleri, ekonomik ve sosyal açıdan sürdürülebilir bir konut alternatifi noktasında ortak yaşam konusunda kullanıcı fikirlerini yansıtan bu çalışmanın akademik, politik ve uygulama alanında yetki sahibi olan tüm aktörlere ve çalışmalara katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
The aging of the population day by day is one of the determining global trends of our age. Ageing, which is a multidimensional process, especially the restriction of physical movement directly affects the elderly to have an active and quality life in this period. Besides, the physical environment responding to the needs of the elderly is another factor that is effective on healthy ageing. Considering the concepts of on-site and healthy ageing, it can be considered that one of the housing alternatives of the elderly is shared housing. Thus, this study aims to reveal the attitudes and expectations of the elderly regarding the shared use of housing. In this phenomenological research, in-depth interviews were conducted and a semi-structured interview form was used as a data collection tool. 20 elderly aged 65-74 years constituted the sample of the study. Responses were transformed into data sets; main and sub-themes were identified through content analyses. The results of the study showed that the elderly did not have negative attitudes towards house sharing and found it attractive in terms of social interaction, support and sense of community. Furthermore, individuals have privacy concerns in sharing their personal spaces at the point of sharing their houses.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Mimarlık ve Çevre Psikolojisi |
| Bölüm | Psikoloji |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 23 Ağustos 2024 |
| Kabul Tarihi | 7 Ocak 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 63 |