Öz
Toplumun en küçük birimi olan aile, iki insanın birlikteliği ile oluşan ve toplumun çekirdeği konumundaki en küçük sosyal yapıdır. Bir milletin geleceğini tayin eden bu sosyal yapı, kültürel boyutta incelendiğinde Türkler arasında kutsallık derecesinde önemli görülen ve dinî inançlarla da tamamlanarak önemi arttırılan bir yapıya dönüşmüştür. Aile kavramının oluşmasının ilk basamağını oluşturan evlilik, dünyanın bütün milletlerinde görülen bir uygulama şekli gibi görülse de bu törenin oluşumu, öncesi ve sonrasında yapılan törenler, hemen hemen bütün milletlerde hatta bir milletin kendi içerisinde bile farklılık göstermektedir. Eş seçimi, eş sayısı, kız isteme, kına gecesi vb. uygulamalar, her kültürde kuralları ve sınırları belirlenerek insanların kültür mirasına işlenmiştir. Evlilik, insanların bireysellikten kurtularak yeni bir sosyal statü kazandıkları hem toplumsal hem de bireysel sorumluluklarıyla yaşam şekillerini değiştirdikleri, önemli dönüm noktalarından birisidir. Geleneksel yapı içerisinde uygulanmakta olan evlilik adına düzenlenen törenler, gün geçtikçe yok olmakta ve insanlar geleneksel uygulamaları, toplumsal yükümlülük statüsünden çıkarmaktadırlar.
Bu çalışmada, Adıyaman ili ve çevresinde unutulmaya yüz tutmuş evlenme gelenekleri, evlilik çağı gelmiş iki insanın, tanışmalarından, düğün sonrası el öpme ziyaretine kadar geçirdikleri evreler, detaylı bir şekilde ele alınmıştır.