Unamuno’nun Sis adlı romanı gerçekliğin doğasına ilişkin felsefi bir sorgulama edimini bir aşk hikâyesi etrafında sembolize ederek dolaylı bir biçimde okuyucuya sunmaktadır. Eserin kahramanı Augusto Pérez’in varoluşsal krizinin kurgu ve gerçeklik arasındaki ilişkiyle birlikte farklı bir boyuta taşındığı bu roman, hayatın anlamı, ölümsüzlük arzusu ve bireyin tanrıyla olan ilişkisi gibi temaları varoluş ve kimlik arayışı ekseni etrafında şekillendirerek tartışmaya açmaktadır. Nesnel gerçeklik ve öznel hakikat arasında gidip gelen bu tartışma, Unamuno’nun varoluşçuluğu hakkında önemli ipuçları taşımakta ve kavramsal kişilikler aracılığıyla ustaca ortaya koyduğu diyalog yöntemini dâhiyane edebi üslubuyla birleştirmektedir. Hayatın muğlaklıklarla dolu belirsiz bir yapısı olduğunu ifade eden Unamuno için yaşamın kendisi bir sistir. Dahası, yaşamın tüm canlılığının ve dinamikliğinin taşıyıcısı olan bu sisi aklın ve mantığın ışığında dağıtmaya ve berraklaştırmaya çalışmanın kendisinin komik olduğunu belirten Unamuno, yaşamın anlamının tam da bu trajik anlamı içinde ortaya çıktığını iddia eder. Aklın bildikleri ile kalbin inandıkları arasında insan absürt ve paradoksal olana adeta Kierkegaardcı bir iman sıçramasıyla bağlanmalıdır. Unamuno’nun varoluşçuluğunu gerçeklik problemi bağlamında değerlendirmeye çalışan bu makalenin amacı, varoluşun kurgu ve gerçeklik arasındaki özel yerini öznel bir iç hesaplaşmaya dönüştürme gerekliliğine dikkat çekmektir.
Değerli Hocam ilginiz için çok teşekkür ederim, kolaylıklar dilerim Saygılarımla
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 33 |