Kuran-ı Kerim’in kelime
veya cümlelerinin farklı şekillerde okunmasına kıraat adı verilmektedir.
Kıraatler, temelde farklı Arap lehçelerinden kaynaklanan bir olgudur. Kuran-ı
Kerim’in hattının başlangıçta noktasız ve harekesiz olması da kıraatlere imkan
sağlayan bir durum olmuştur. Bununla birlikte kıraatler, aslında daha çok
gramatik boyutları olan bir meseledir. Kıraatlerin Arap grameriyle olan
münasebeti pek çok erken dönem Arap nahivcisi tarafından ele alınmış bir
konudur. Bunlardan biri de Kûfeli bir nahivci olan Ebu Zekeriyya Yahyâ b. Ziyâd
el-Ferrâ (ö. 207/823)’dır. Kûfe nahiv ekolünün
esas kurucusu olarak kabul edilen Ferrâ, kendisi tarafından Tefsîru Müşkili
İ’râbi’l-Kur’ân ve Meânîhi diye adlandırılan ve Meânî’l-Kur’ân
adıyla şöhret bulmuş olan eserinde Kuran kıraatlerini Arap grameri açısından ele
alarak bazen gramatik analiz ve temellendirmeler yapmakta bazen de
eleştirilerini dile getirmektedir. Ayrıca Ferrâ, bu eserinin pek çok yerinde, “Şöyle
okunsaydı bu da doğru olurdu.” ya da “Bir okuyucu da şöyle okusaydı bu
da bir kıraat vechi olurdu.” diyerek, orijinal ve alternatif okuyuş
şekilleri de önermektedir. Ferrâ, bu okuyuş şekillerini, sadece Arap gramerine
uygunluk açısından önerdiğinin altını çizmekte, bunların Kuran kıraatı
olamayacağını vurgulamaktadır. Bu çalışmadaki amacımız, Ferrâ’nın kıraatler
üzerine yaptığı gramatik analizleri, Arap gramerine uygunluk açısından önerdiği
alternatif okuyuş şekillerini ve bunları yaparken takip ettiği metodu
incelemeye çalışmaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 1 Sayı: 1 |