This study deals with the relationship between history education and patriotism with different perspectives from local and foreign literature. Within this framework, ideas regarding patriotism in history education were handled in some respects. Additionally, how patriotism in history education has been changed over time in terms of Turkish national history was examined. Another important issue in terms of history education and patriotism is humanistic ideal and history methodology. In this context, general of the arguments from past to present are that patriotism in history education should be peaceful and not to inculcate hostility to other nations. As for history methodology, it is specified in the related literature that patriotism should not conflicted with scientific methodology. From the perspective of Turkish national history, in the nineteenth century, citizenship identity which developed with the edicts of Tanzimat and Islahat, in other words Ottomanism, influenced history textbooks. Policies of Islamism and Ottomanism which support Islamism has been dominated in the era of Sultan Abdülhamit II. Textbooks in aforesaid era were based on the dynasty and religion. In this era, school maps showing the boundaries of the Ottoman Empire became one of the main educational tool to inculcate patriotism. As to Second Constitutional Era, because of its patriotic structure, history education was also patriotic form. In this era, views on which put forward history education and patriotism were aspects of national, humanistic ideal and history methodology. It was expressed the ideas like history education should promote patriotism in term of national ideal; history education and patriotism should promote peace in term of humanistic ideal; and history education and patriotism should not be contrary to history methodology. With the Modern Turkish Republic, history education and patriotism was based on new values which include the new regime, country’s certain borders, national history and culture. However, after 1930, loyalty for homeland differentiated in emphasis of certain historical periods. After World War II, works of international organizations have brought peaceful patriotism and democratic citizenship to history education in Turkey as well as in the world
Bu çalışmanın amacı tarih eğitimi ve vatanseverlik arasındaki ilişkileri yurt içi ve yurt dışı yazından hareketle farklı bakış açılarıyla ele almaktır. Bu kapsamda çalışmada bazı açılardan tarih eğitiminde vatanseverliğe dair farklı düşünceler ortaya konmuştur. Ayrıca millî tarih açısından tarih eğitiminde vatanseverliğin nasıl bir süreç izlediği de genel hatlarıyla incelenmiştir.
En başta bireyin ülkesine olan tutumunun gelişimsel olarak fiziksel çevreye dayalı benmerkezci dönem, sonrasında toplum merkezci ve objektif bakışın gelişebileceği geç ergenlik dönemlerinde oluştuğu görülmektedir. Bununla birlikte vatanseverliğin hem duyuşsal hem de bilişsel boyutu vardır. Bireyin ülkesine yönelik tutumunun vatanseverlik kavramıyla şekillenmesinde ise on dokuzuncu yüzyıl önemli bir yer tutar. Nitekim on dokuzuncu yüzyılda millî devletlerin gelişmesiyle, üstünde devlet kontrolünün tam olduğu millî eğitimlerin temel amaçlarından biri de genç nesillere vatanseverlik gibi değerleri kazandırmak olmuştur. Tarih eğitimi ise genç nesillere kazandırılacak olan vatanseverlik için önemli bir eğitim alanı hâline gelmiştir. Ancak vatanseverlik her ülke için aynı şekilde idealize edilmemiştir.
Bu bağlamda en genel anlamıyla kişinin ülkesine olan sevgisini ifade eden vatanseverliğe farklı manalar yüklendiği söylenebilir. Zira vatan ve vatanseverlik, ulusun dilinin konuşulduğu ve siyasi egemenliğin var olduğu coğrafya, ülkenin gerçek temsili kral veya hanedan, ülkenin siyasal sistemi, ülkenin politik kurumları ve ülke sembolleri ile özdeşleştirilebilmektedir. Vatan ve vatanseverliğe dair kurulan farklı manalar tarih eğitimi ve vatanseverliğinin boyutunu da etkilemiştir. Söz konusu farklılıkta eğitimsel, millî ve insani idealler ve devletlerin yönetim şekilleri önemli bir yere sahiptir. Son dönemlerde ABD’de tarih eğitimi ve vatanseverliğin Amerikanizm, çok kültürlülük, vatandaşlık bilgisi ve 11 Eylül saldırıları çerçevesinde değerlendirilmesi böylesi bir durumdur. Yine Avrupa’da tarih eğitiminde ulusların vatanından ortak Avrupa kültürüne doğru değişen bir yönelim yaşanmaktadır. Sonuç olarak tarih eğitiminde vatanseverlik aktarımı ülkeden ülkeye farklılık gösterebilmektedir. Tarih eğitimi ve vatanseverlik açısından diğer bir önemli mesele de insani idealler ve tarih yöntem bilimidir. Geçmişten bu yana ileri sürülen görüşlerin geneli tarih eğitiminde verilen vatanseverlik duygusunun barışçı olması, diğer milletlere düşmanlık aşılamadan verilmesi üzerinedir. Tarih yöntem bilimi açısından ise tarih eğitiminde vatanseverlik duygusu kazandırılırken bilimsel yöntemin bir kenara bırakılmaması ilgili yazında belirtilmiştir.
Millî tarih açısından bakıldığında ise on dokuzuncu yüzyılda Tanzimat Fermanı, Islahat Fermanı diğer bir ifadeyle Osmanlıcılık fikriyle gelişen vatandaşlık kimliğinin tarih ders kitaplarına girdiği görülmektedir. Sultan II. Abdülhamit döneminde İslamcılık ve onu destekleyen Osmanlıcılık politikaları hâkim olmuştur. Anılan dönemin ders kitapları da Osmanlı hanedanı ve din merkezli bir boyut kazanmıştır. Yine mezkûr dönemde
Osmanlı devletinin sınırlarını gösteren haritalar vatanseverliği aşılayacak temel eğitim araçlarından biri hâline gelmiştir.
II. Meşrutiyet Dönemi ise yapısı itibarıyla vatansever bir formda olmasından ötürü tarih eğitimi de vatansever bir formda oluşmuştur. Bu dönemde tarih eğitimi ve vatanseverlik üzerine ileri sürülen görüşler, millî idealler, insani idealler ve tarih yöntemi açısındandır. Millî idealler açısından tarih eğitiminin vatanseverliği teşvik etmesi, insani idealler açısından tarih eğitimi ve vatanseverliğin barışçı olması, tarih usulü açısından ise tarih eğitimi ve vatanseverliğin tarih metoduna aykırı olmaması gibi düşünceler ifade edilmiştir. Cumhuriyet ile birlikte tarih eğitimi ve vatanseverlik Osmanlı hanedanı, meşrutiyet gibi değerler yerine, artık rejimin ve vatanın sınırlarının belli olduğu, millî kültür ve millî tarih merkezli yeni değerler üzerine gelişti. Ancak, 1930 sonrası Cumhuriyet tarihi dışındaki tarih ders kitaplarında sevgi duyulan vatana dair kurulan aidiyet bağı, bazı tarihsel dönemlerin vurgusunda farklılaştı. II. Dünya Savaşı sonrası ise uluslararası etkiler, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tarih eğitiminde barışçıl vatanseverliği ve demokratik vatandaşlığı gündeme getirmiştir.
Anahtar Sözcükler: Tarih eğitimi, vatanseverlik, vatandaşlık.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Ekim 2015 |
Gönderilme Tarihi | 11 Ekim 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |