The most complete analys and conceptualisation the problem of the formation and recognition of self-consciousness in the history of philosophy was made by Hegel in his work The Phenomenology of Spirit. This article attempts to re-read the analysis given in the "Consciousness" and "Self-Consciousness" chapter of the mentioned work, which serves as the main reference on this topic. İn the filosophy field literature studies on the problem of formation of self-consciousness and the recognition are usually focused on the Master-Slave dialectic presented in the "Self-Consciousness" chapter of this work. Therefore, little attention is given to other approaches to the problem of self-consciousness and recognition. In this regard, this study aims to draw attention to different possibilities of evaluating and interpreting self-consciousness beside of the Master-Slave dialectic. To achieve this goal, in the study we fırsty examine the process of forming self-consciousness, self-knowledge, and self-recognition. Secondly, we evaluate the master-slave dialectic as a one-sided and unequal recognition of two self-consciousnesses. Finally, we focus on the meaning of the self-consciousness's duality as well as of the encounter and recognition of two individuals as self-consciousness. We are trying to make this meaning more concrete and understandable using the analysis and evaluations given in Hermann Hesse's novel “Narcissus and Goldmund”, which was chosen as an example.
Sensitivity Understanding Reason Self-Consciousness Other Recognition
Felsefe tarihinde, özbilincin oluşumu ve tanınma sorununa ilişkin en kapsamlı çözümleme ve kavramsallaştırma Tinin Fenomenolojisi adlı eserinde Hegel tarafından yapılmıştır. Makalede, bu konuyla ilgili temel referans olan bu eserin özellikle “Bilinç” ve “Özbilinç” bölümündeki çözümlemelere yönelik yeniden bir okuma denemesi yapılmaktadır. Özbilincin oluşumu ve tanınma sorununa ilişkin felsefi literatürde yapılan çalışmalar genelde bu eserin Özbilinç bölümünde ortaya konulan Efendi-Köle diyalektiğine odaklanmaktalar. Dolayısıyla özbilince ve tanınma sorununa ilişkin diğer yaklaşımlar fazla dikkate alınmaz. Bu nedenle çalışma, Efendi-Köle diyalektiğiyle birlikte özbilince ilişkin farklı değerlendirme ve anlamlandırma olanaklarına dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla, çalışmada öncelikle insanın özbilinç olarak oluşumu, kendini tanıması ve bilmesi üzerinde durulmaktadır. İkinci olarak, iki özbilincin tek taraflı ve eşit olmayan tanınma biçimi olarak Efendi-Köle diyalektiğine değinilmektedir. Son olarak da, özbilincin kendinde ikileşmesi ve özbilinç olarak iki bireyin karşılaşması ve tanınmasının anlamı üzerinde durulmaktadır. Bu anlam, Herman Hesse’nin, örneklem olarak seçilen “Narziss ve Goldmund” romanından hareketle yapılan çözümleme ve değerlendirmelerle daha somut ve anlaşılır kılınmaya çalışılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | 20. Yüzyıl Felsefesi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 21 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 20 |