Uluslararası hukukta kuvvet kullanımı yasaklanmıştır. Bu ilkenin iki istisnası, meşru müdafaa ile BMGK tarafından BM Şartı’nın VII. Bölümü kapsamında alınacak kararlar uyarınca icra edilecek askeri harekâtlardır. Uluslararası hukuktaki bu sınırlamanın yanısıra, devletler, kendi iç mevzuatlarında da kuvvet kullanımına belirli düzenlemeler getirebilmektedir. Anayasa’nın 92. maddesine göre, savaş hali ilanına, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesine veya yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yetkisi, münhasıran TBMM’nindir. Ancak, TBMM’nin bu yetkisi “milletlerarası hukukun meşru saydığı hallerde” koşuluna bağlanmıştır. Bununla birlikte, Anayasa’da bu kavramın ve hallerin ne olduğu tanımlanmadığı gibi, bu tespiti yapmak için izlenecek mekanizma da belirlenmemiştir. Bu nedenle, Anayasanın sözkonusu hükmü ile kuvvet kullanmaya ilişkin uluslararası hukuk kuralları arasındaki ilişkinin ayrıntılı bir şekilde irdelenmesi gerekmektedir.
Anayasa BM Şartı Kuvvet Kullanma Meşru Müdafaa Terör İnsani Müdahale
International law bans the use of force or threat of force in conduct of international relations while providing for
only two valid exceptions to this rule: individual or collective self-defense and collective action authorized by the
UNSC. Alongside the contemporary prohibition of the use of force in international relations, states also introduce
additional regulations at national level to constrain the use of force. In Article 92 of the Turkish Constitution, the
power to declare state of war, and to authorize the dispatch of Turkish troops abroad or deployment of foreign
troops on Turkish soil is vested in the Turkish Grand National Assembly. However, this decisive power of the
Parliament is subject to the limitation that such authorization may only be granted “in cases deemed legitimate
by international law.” The Constitution, however, does not define the term “deemed legitimate by international
law”, nor does it identify the mechanism through which this finding may take place. In light of the increase in both
frequency and instances of the Turkish Parliament’s granting of authorization of the Government under Article 92,
it is essential that there be clarity and understanding about the relationship between the constitutional provision on
“cases deemed legitimate by international law” and actual international law governing the use of force
Constitution UN Charter Use of Force Self-defense Terror Humanitarian Intervention
Diğer ID | JA53YE66PT |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |