Soğuk Savaş döneminde ortaya çıkan iki kutuplu sistemde güvenlik, bir devletin sahip olduğu askeri gücün diğer devlet üzerinde yarattığı tehdit ve endişe çerçevesinde ele alınmaktaydı. Çevresel kaygılar ise, nadiren güvenlik sorunu olarak algılanmaktaydı. Bu yaklaşım, aynı zamanda 1648 Westfalya Antlaşması’ndan bu yana kabul gören geleneksel güvenlik anlayışının da bir ifadesiydi. 1960’lı yıllar itibariyle çevre sorunları gerek akademik olarak gerekse uluslararası konferanslarda bir güvenlik meselesi olarak ele alınmaya başlanmıştır. Ancak bu sorunlar Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle çözümü noktasında uluslararası iş birliğinin zorunlu olduğu küresel bir meseleye dönüşmüştür. Bu çalışmanın amacı, güvenliğin içeriğinin genişlemesine paralel olarak çevre sorunlarının ele alınış biçiminde nasıl bir değişim ve dönüşümün gerçekleştiğini ortaya koymaktır.
Çevresel Güvenlik Geleneksel Güvenlik Anlayışı Yeni Güvenlik Anlayışı Çevre Sorunları
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 2 |