Bir râvî, bir başkasından aldığı hadisi, bu hadisle ilgili bir anlayış ve yorum geliştirdikten sonra nakleder. Râvînin hadisle ilgili bu anlama ve yorumlama çabasını etkileyen vâkıalardan biri de, sahip olduğu itikâdî düşünce ve ayrıca I. asrın sonlarından itibaren gündeme gelmeye başlayan mezhepleşme süreci ile bir mezhebe mensup olma keyfiyetidir. Bu özelliği ile mezhep mensubiyeti, ferdin ve toplumun hayatına şekil veren en önemli değerlerden biridir. Ancak mensubiyet düşüncesi, zaman zaman toplumun en azından bazı kesimlerinde, mezhebin imamı ve önde gelen isimleri tarafından ortaya konan görüşün “mutlak ve tek doğru” şeklinde algılanmasına neden olan aşırı bir bağlılığa dönüşebilmektedir. Bu vâkıa, zaman zaman İslâm’ın temel kaynakları olan âyet ve hadislerin anlaşılıp yorumlanmasında önemli bir rol oynadığı görülmektedir. Bu makalede; üç hadisten hareketle itikâdî düşünce ve mezhepleşme sürecinin hadislerin anlaşılmasına etkisi araştırılmaktadır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 15 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.