Yüzyıllar boyu mimarlar yapılarında güzellik ve estetiği yakalamak için matematikten yararlanmışlar, tasarımlarını yaparken bazı sayısal düzenler, geometri, oran ve modülasyon sistemleri kullanmışlardır. Bunlar içerisinde sanatta bilinen en eski oran M.Ö. 300’lü yıllarda Yunan matematikçi Euclid (M.Ö. 330-275) tarafından keşfedilen “Altın Oran” dır. Batı dünyasında daha sonraki dönemlerde de güzellik ve estetiğin doğada var olan matematik ile ilişkili olduğu tüm bilim ve sanat insanları tarafından kabul görmüştür. İslam sanatında sayısal düzenler ve geometri sadece yapıların kütlelerinde değil bezemelerinde de en usta şekilde kullanılmıştır. Anadolu Selçukluları ise eserlerinde batının Altın Oran’ı yerine kendi estetik anlayışlarından doğan 2/3 oranını kullanmışlardır.
Bir yapının estetik ve güzelliğinin en çok vurgulandığı yeri dış yüzeyi ve özellikle ön cepheleri olmuştur. Çünkü yapıların ön cepheleri kullanıcılar ya da dışarıdan görenler tarafından ilk algılanan, yapıya davet eden yüzeylerdir. Ön cepheler yapının inşa edildiği dönemin estetik anlayışını gözler önüne sererken, aynı zamanda dönemin siyasi, sosyal ve kültürel ortamına da gönderme yapmaktadır. Anadolu Selçuklu dönemi yapılarının ön yüz / cephe düzenleri konusunda çok sayıda çalışma yapılmıştır. Ancak çalışmaların çoğunda taç kapıların inceleme ve analizine gidilmiş, yapılarının ön yüzleri düzen ve geometri bağlamında bir bütün olarak ele alınmamıştır.
Bu çalışmada Sivas Buruciye Medresesi’nin ön yüz düzeni, dört farklı yöntem uygulanarak incelenmiştir. Yapının ön yüzünü oluşturan mimari elemanların tek tek kendi içlerinde veya mimari elemanlar ile ön yüz arasında bir oran arayışı olup - olmadığı, tasarımda standart bir modülasyon sisteminin kullanılıp - kullanılmadığı sorgulanmıştır. Bulunan sonuçlar doğrultusunda yapının ön yüz tasarımında kullanılmış olması muhtemel kurallar belirlenmeye çalışılmıştır.
For centuries, architects have benefited from mathematics to capture beauty and aesthetics in their buildings, and they have used some numerical orders, geometry, proportion and modulation systems while making their designs. Among these, the oldest known ratio in art – the Golden Ratio, was discovered by the Greek mathematician Euclid (330-275 B.C.) in 300s. It has been accepted by all scientists and artists that beauty and aesthetics are related to mathematics in nature in the later periods in the Western world. In Islamic art, numerical orders and geometry were used skillfully not only in the masses of buildings but also in their decorations. On the other hand, Anatolian Seljuks used 2/3 ratio that was related with their own aesthetic conceptions instead of the Golden Ratio of the west in their works.
The most emphasized place for the aesthetics and beauty of a building is its outer surface and especially its facades. Because the facades of the buildings are the first surfaces that are perceived by the users or the outside observers and invite them to the building. While the façades reveal the aesthetic understandings of the period in which the building was built, they also refer to the political, social and cultural milieu of the period. Many studies have been done about front facade arrangements of the Anatolian Seljuk’s period buildings. However, in most of the studies, the examination and analysis of the portals were made, the front facades of the buildings were not treated as a whole in terms of order and geometry.
In this study, the front façade design of Sivas Buruciye Madrasah was examined by applying four different methods. It has been questioned whether a ratio relationship can be confirmed between architectural elements or between architectural elements and the building’s façade, and whether or not the designs have utilized a standard, set kind of modulation system. In line with the results, the possible rules that may have been used in the front face design of the building were attempted to be determined.
Sivas Buruciye Madrasah Front elevation layout, Golden ratio, Modulation
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 13 |
Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.