Mısır filmlerinin 1930’ların sonlarından itibaren Türkiye’ye gelmesiyle birlikte halk tarafından yoğun ilgi görmüş, salonlar dolmaya başlamış ve uzun kuyruklar oluşmuştur. Ağır melodram tarzındaki bu filmler Türk toplumunun kültürüne, geleneklerine yaşam tarzına hitap etmiş ayrıca Türkçe sözlü Arapça ezgilerle bezenmiş bu filmler tarihsel geçmişin ve ortak kültürün etkisiyle kısa sürede içselleştirilmiştir. Mısır filmlerine gösterilen yoğun talep yapımcıları harekete geçirmiş ve yapımcılar Mısır’a sık sık giderek birbiri ardına birçok film ithal etmeye başlamıştır. Bu durumu fırsata dönüştüren Muharrem Gürses ise Mısır filmlerinin ağır melodram içeren konularını uyarlayarak peşi sıra filmler çekmiştir. Halk kısa sürede bu filmleri benimsemiş ve Mısır filmleri geri planda kalmış ve böylece ithal etmeye gerek kalmamıştır. Mısır filmleri tarzında yerelleştirilerek çekilen filmler popüler Türk sinemasının doğmasına neden olmuştur. Kısa sürede sinema kazançlı bir sektör haline gelmiştir. Bununla birlikte çekilen filmler ve film şirketlerinin sayısı da artış göstermiştir. Bu yükseliş 1975 yılına kadar sürmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 7 Ekim 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 4 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.