Opera, anlatım konusunu mitoloji, tarih veya güncel yaşamdan alan, bir sahne üzerinde çoksesli orkestra eşliğinde drama, dans ve müzik sanatının tüm inceliklerini kullanılmasıyla ortaya konulan, repliklerin şarkılar eşliğinde söylendiği, “ince” sanat anlayışının kombinasyonu olan müzikli tiyatral bir daldır. XVI. yüzyılın sonunda İtalya’nın Floransa şehrinde ilk örnekleri görülen operanın, XVII. yüzyıldan itibaren sırayla Almanya, İngiltere ve Fransa’ya oradan da tüm Avrupa’ya ulaştığı bilinmektedir.
Osmanlı Devleti’nde ise Avrupa tarzında çoksesli musiki ve opera XVIII. yüzyıldan sonra yurtdışına gönderilen elçiler ve onların hazırladığı raporlar neticesinde padişahlar arasında (III. Selim, II. Mahmud, Sultan Abdülmecid, Sultan Abdülaziz, II. Abdülhamid) doğan ilginin bir neticesidir. XIX. yüzyılın ilk yıllarından itibaren öncelikle İstanbul’da ardından İzmir’de yabancı toplulukların gelerek sanatlarını icra etmeleriyle adı duyulmaya, tesiri görülmeye başlamıştır.
Cumhuriyet Türkiye’sinde ise dönemin yönetim kademesi bu sanat dalı ile yakından ilgilenmiş, ülkenin Avrupa ile uyum sağlama sürecinde “ince sanatların” tesirini fark etmiş ve özellikle gençlerin operaya, bir başka deyişle Avrupa müziğine olan alakalarını artırabilmek adına modern konservatuarların kurulmasına, yurtdışına öğrenciler gönderilmesine, dönemin meşhur yabancı sanatkârlarının ülkeye davet edilmesine önem verilmiştir. Yapılan çalışmada, XIX. Yüzyıldan itibaren Osmanlı coğrafyasında ve sarayında başlayan Avrupa tarzı sanat anlayışının tesiri ve bunun Cumhuriyet Türkiye’sine aktarılması noktasında yaşanan değişim ve gelişmelerinin tarih süreç içerisinde aktarılması amaçlanmıştır. Bu sebeple çalışma içerisinde arşiv belgeleri, birinci elden kaynakların yanı sıra konuyla alakalı sair basılı eserlerden de yararlanılmaya gayret edilmiştir.
yok
yok
yok
Opera is a musical theatrical branch that takes its narration from mythology, history or daily life, is presented on a stage with a polyphonic orchestra, using all the subtleties of drama, dance and music arts, and is a combination of the "fine" artistic approach, in which the lines are sung accompanied by songs. It is known that opera, the first examples of which were seen in Florence, Italy, at the end of the 16th century, reached Germany, England and France, and then all over Europe, from the 17th century onwards.
In the Ottoman Empire, European style polyphonic music and opera were the result of the interest that arose among the sultans (Selim III, Mahmud II, Sultan Abdülmecid, Sultan Abdulaziz, Abdulhamid II) as a result of the ambassadors sent abroad after the 18th century and the reports they prepared. From the first years of the 19th century, its name began to be heard and its influence began to be seen, as foreign communities came and performed their arts, first in Istanbul and then in Izmir.
In Republican Turkey, the administrative level of the period was closely interested in this branch of art, realized the influence of "fine arts" in the country's harmonization process with Europe, and in order to increase the interest of young people in opera, in other words, European music, modern conservatories were established and students were sent abroad. Importance was given to inviting famous foreign artists of the period to the country. In the study, it is aimed to convey the influence of the European style of art, which started in the Ottoman geography and palace since the 19th century, and the changes and developments experienced in its transfer to Republican Turkey, throughout the historical process. For this reason, efforts were made to benefit from archive documents, first-hand sources, as well as other printed works related to the subject, in the study.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 6 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 9 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Atıf-Gayri Ticari-Aynı Lisansla Paylaş) ile lisanslanmıştır.