The artists, who were affected by the social and environmental movements that emerged in the world after 1960, not only imitated the nature, but also wanted to draw attention to problems in nature-human relationship by using their own artistic languages and acted towards raising the awareness of society. From the choice of materials to the actions they created, these artists resisted the settled mentality of their period with their artistic language. Thus, in this paper, the relationship of art and nature is considered within the context of changing social values and art practices in the period between 1960 and 1980. Within this relationship, the artists of the period are evaluated over how they gave meaning to the nature with the works they created so that they differed from the artists of the previous eras
1960 sonrası dünyada gelişen toplumsal ve çevresel hareketlerden etkilenen sanatçılar sadece doğaya öykünmemiş,
onun yerine doğa-insan ilişkilerindeki problemlere kendi sanatsal dillerini kullanarak dikkat çekmek istemiş ve toplumu
bilinçlendirmek yönünde davranmışlardır. Malzeme seçiminden, yarattıkları eylemlere kadar, bu sanatçılar sanatlarının
diliyle yaşadıkları dönemin yerleşik düşünce kalıplarına karşı koymuşlardır. Buradan hareketle sınırları 1960 ve 1980
yılları arası dönem olarak belirlenen bu metinde, değişen toplumsal değerler ve sanatsal pratikler kapsamında sanat ve
doğa ilişkisine değinilmiştir. Bu ilişki içerisinde, önceki dönemlerde yaşamış sanatçılardan farklı olarak, dönemin sanatçılarının
doğayı nasıl anlamlandırdıkları, oluşturdukları eserler üzerinden değerlendirilmiştir.
Anahtar Sözcükler: Sanat, Sanatçı, Yeryüzü, Doğa, Manzara, Gelip Geçicilik, Çevresel Sorunlar.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 6 Haziran 2015 |
Gönderilme Tarihi | 7 Ağustos 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 14 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.