Günümüzde kamu ihtiyaçlarının finansmanında kullanılan en önemli araç vergilerdir. Vergiler yeterince tahsil edebildikleri takdirde eğitim, sağlık, adalet, güvenlik, diplomasi, altyapı hizmetleri gibi kamu harcamaları rahatlıkla yapılabilir. Aksi halde kamu ihtiyaçlarının finansmanı borçlanma, vergi oranlarının artışı veya yeni vergilerin ihdası ile sağlanabilecektir. Bu seçenekler ise ekonomide bazı risklere sebep olabilir. Devletler riskli seçenekler yerine vergi idaresi ile vergi mükellefleri arasında vergi uyumunu sağlayarak vergi gelirlerini kolayca artırabilir. Vergi uyumunun sağlanmasında defterdarlık çalışanlarının fikirlerinin alınması bu konuda önem taşımaktadır. Bu çalışmada vergiye ilişkin genel algılar, vergi kaçıranlara ilişkin düşünceler, işlenen vergi suçlarının görünüşü, vergi bilincinin artırılması, vergi mevzuatının algılanışı ile, defterdarlığın etkinliğine ve çalışanların teşvik edilmesine yönelik yirmi üç soruya cevap aranmıştır. Türk Vergi Sistemine ilişkin ilk bulgu, mükellefler için vergi sistemimiz, anlaşılması zor, oranları yüksek ve adalet algısı oldukça düşük bulunmuştur. İkinci olarak temel vergileme ilkelerine ilişkin adalet algıları düşük olduğu için vergi mükellefleri değişik nedenler öne sürerek vergilerini ödemek istemedikleri gözlenmiştir. Üçüncü olarak, vergi idaresinde son yıllarda gerçekleştirilen bazı yapısal reformların çalışanlar üzerinde, özellikle belirsizlikten kaynaklanan, olumsuzluklar gözlenmiştir. Belirsizlik ortamının önlenerek defterdarlık çalışanlarının esas işlerine yoğunlaşması sağlanmalıdır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |