Aşiretler;
askeri, siyasi ve ekonomik olarak örgütlenmiş alt birimlerdir. Günümüz aşiret
yapısında bu teşkilatlanmanın bittiğini ve bu görevleri devlete bıraktıkları
görülmektedir. Buna mukabil kendine has gelenek ve görenekleri olan bu yapılar
duygusal anlamda birlikteliklerini devam ettirmektedirler. Aşiret yapılarının
başında genellikle yaşça en büyük ve aklı başında biri bulunur; bazı
aşiretlerde ise aşiretin iç ve dış işlerine farklı kişiler bakarlar. Aşiretler
zamanla mezraların yeterli olmaması veya iç çekişmelerden dolayı bölünürler.
Herhangi bir coğrafi bölgenin aşirete yetmemesi durumunda aşiretin belli bir
bölümü yeni bir mezra bulup oraya göç ederek yeni bir aşiretin oluşmasına zemin
hazırlar. Aşiretten ayrılma ve yeni bir mezra bulmanın da bazen çatışmalara yol
açtığı bilinmektedir. Bazı küçük aşiretler bu durumu göze alamazlar ve güçlü
olan bir aşirete kendi aşiretlerini ilhak ederek hayatlarını idame ettirmeye
çalışırlar. Aşiretler arası çatışmalara yol açan temel etkenlerden birkaçı
şunlardır: Sosyal ve ekonomik nedenler, merkezi gücün zayıflaması, aşiretler
arası rekabet ve güç gösterisi, aşiretler arası mezra kavgaları ve kan davaları
gibi sebepler. Aşiretler arası çatışmalardan sonra genellikle zoraki göç ve
yağmalama kültürü baş göstermektedir. Bu makalede aşiretler arası çatışma ve
aşiret yağması, konuyla ilgili bir Osmanlı arşiv belgesi esas alınarak Rişvan
aşireti örneğinde incelenmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 19 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 42 |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.