Osmanlı Devleti, merkeziyetçi yönetim anlayışı çerçevesinde idarî, askerî, siyasî, sosyal ve iktisadî yapılanmasını güçlü dinamikler üzerine tesis etmiştir. Devletin esas yönetim felsefini yansıtacak ve yerleştirecek olan bu dinamikler (kurum ve idareciler), merkez-taşra ilişkilerinin güçlendirilmesinin temel basamağını teşkil etmiştir. Devletin takip etmiş olduğu çeşitli politikaların topluma indirgenmesi ve uygulanmasında önemli görevi üstlenen bu dinamikler içerisinde ortaya çıkan aksaklık veya sorunlar idarî mekanizmanın işleyişini sekteye uğratmış, devleti alternetif çözüm yollarını aramaya itmiştir. Bu durumun Osmanlı gümrük rejimi için de geçerli olduğunu söylemek gerekir. Zira iktisadî ve ticarî hayatının temel dinamiklerini teşkil eden gümrük merkezlerinde görev yapan idarecilerle tüccarlar arasındaki sorunların zamanla -uygulamaya konan çözüm yollarına rağmen- giderek artması devleti, gümrük rejimi noktasında birtakım değişiklikler yapmaya itmiştir. Bu bağlamda Osmanlı Devleti, vergi tayini noktasında gümrük merkezlerinde meydana gelen şikâyetleri ortadan kaldırmak ve gümrük muamelatında birlik sağlamak maksadıyla mal fiyatlarıyla gümrük resmini tayin eden tarifeler hazırlatmıştır. Hazırlanan tarife defterleriyle iç ticarette konu olan malların listeleri oluşturulmuş, kıymetleri biçilmiş ve alınacak vergiler tespit edilmiştir. 5249 numaralı gümrük tarife defteri de bunlardan birini teşkil etmektedir. Bu çalışmada; mevzu bahis olan tarife defterinden hareketle Müslim ve Gayrimüslim tüccarların Diyarbakır Gümrüğü’ne getirecekleri emtianın orgini, kıymeti, vergi dilimi ve hangi değerler arasında satışa sunulduğu incelenmiştir.
The Ottoman Empire built its administrative, military, political, social, and economic structuring on strong dynamics within the framework of the centralized/centralist management approach. The dynamics (institutions and administrators), which would reflect and establish the basic management philosophy of the Empire, constituted the fundamental step of strengthening relations between the central-provincial. These dynamics assumed an important role in the transmission and implementation of various policies to the society by the state. But by the time of progress, the disruptions or problems that emerged within these dynamics, interrupted the functioning of the administrative mechanism and prompted the Empire to seek alternative solutions. We can also say that this situation is valid for the Ottoman customs regime. Because, customs gates constituted the basic dynamics of economic and commercial life. And problems between the administrators and the merchants, who work in the customs centers, gradually increased and pushed the state to make some changes at the point of customs regime. In this context, the Ottoman Empire prepared tariffs that determine the prices of commodity prices and customs tax in order to eliminate complaints at customs centers and to provide unity in customs affairs. With tariff books prepared by the state, lists of goods subject to internal trade were created, their assets were estimated and taxes to be levied were determined. The customs tariff book numbered 5249 was one of them. In this study, based on the tariff book in question, the type, value, tax rate, and values of goods that Muslim and non-Muslim merchants brought to Diyarbakir customs house, have been examined.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 50 |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.