Objective: To determine the frequency and the risk factors of pulmonary hemorrhage ın preterm infants
Material and Method: In this study 37 preterm infants hospitalized between January 2012 to January 2015 with the diagnosis of pulmonary hemorrhage and less than 28 gestational weeks were evaluated retrospectively. 233 preterm infants whose birth weight and gestational week are similar to study group and without pulmonary hemorrhage are taken as control group. Antenatal and postnatal medical records evaluated retrospectively.
Results: No difference have been showed between study groups for gender, cesarean delivery, multiple pregnancies, intubation in delivery room, preeclampsia, premature rupture of membranes, maternal use of corticosteroids, patent ductus arteriosus and early onset sepsis. Newborns who had pulmonary hemorrhage had respiratory distress syndrome and received surfactants more frequently than the control group.
Conclusion: In this study whether the increasing risk factor of pulmonary hemorrhage is because of RDS or treatment of surfactant has not been revealed. There needs more study to reveal the relationship between pulmonary hemorrhage and surfactant treatment.
Amaç: Prematürelerde pulmoner kanama sıklığı ve risk faktörlerini saptamaktır.
Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada Ocak 2012 ile Ocak 2015 arasında yenidoğan yoğun bakım servisimize yatırılan 28 gestasyonel hafta altında pulmoner kanama kriterlerini karşılayan 37 olgu retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Doğum ağırlığı ve doğum haftası çalışma grubuna benzer olan ve pulmoner kanaması olmayan 233 prematüre yenidoğan kontrol grubu olarak çalışmaya alınmıştır. Antenatal ve postnatal tıbbi kayıtlar geriye dönük değerlendirilmiştir.
Bulgular: Pulmoner kanaması olan prematüreler ile kontrol grubu arasında cinsiyet, sezaryen ile doğum, doğum odasında entübasyon, çoğul gebelik, preeklempsi, erken membran rüptürü, antenatal steroid, patent duktus arteriorus ve erken sepsis sıklığı için farklılık saptanmamıştır. Pulmoner kanaması olan prematürelerde, kontrol grubuna göre pulmoner kanama öncesinde respiratuar distres sendromu (RDS) ve bu nedenle surfaktan verilme sıklığı yüksek saptanmıştır (p<0,05).
Sonuç: Artan pulmoner kanama riskinden RDS mi yoksa surfaktan tedavisinin mi sorumlu olduğu ortaya konulamamıştır. Surfaktan ve pulmoner hemoroji arasındaki ilişkiyi ortaya koyan çalışmalara ihtiyaç vardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Haziran 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |