1988 yılından bu yana kanser genetiği konusunda çalışmaktadır. Kanser genetiği kapsamında olan tüm konularla ilgilenmekle beraber bugüne kadar en fazla çalıştığı konu kanserde genetik değişiklikler ve bu değişikliklerin kanser tanı, takip ve korunmada kullanılması ve bu durumlara ilişkin biyobelirteçlerin araştırılması üzerinedir.
Kanser genetiği ile ilişkili moleküler çalışmaları Türkiye’de ilk yapan grup içinde yer almış olmasından dolayı kanser genetiği konusunda hem temel araştırma ve hem de kanser genetiğinin klinik boyutu ile uzun yıllardır çok yakından ilgilenmiştir. Bu konuda Türkiye’de eşsiz deneyime sahiptir.
1988 yılında başlayarak Türkiye’de moleküler düzeyde Philadelpia kromozomunu çalışan ve moleküler düzeyde HPV tiplemesini klinik uygulamaya sokan ilk kişidir. Ardından kalıtsal bir kanser türü olan Retinoblastoma da kalıtsal geçiş ile ilgili varyantları klinik uygulamaya sokarak Türkiye’de var olan kalıtsal retinoblastomalı hastaların belirlenmesi ve bunların ailelerinin ve hastaların klinik takiplerinde farkındalık konusunda adımların atılmasına öncülük etmiştir. Arından Lenfoma, arkasında meme ve Over kanseri olmak üzere birçok kanser türünde var olan genetik değişikliklerle ilişkili birçok konuda çalışmiştir. Ancak 1994 yılında BRCA1 ve BRCA2 genlerinin bulunmasından ve ardından yazdığımız NATO projesinin kabulü ile 1998-2000 yılları arasında kalıtsal meme ve over kanseri ile ilgilenmeye başlamış ve bu konuda eğitim almak üzere Kanada’nın Toronto şehrinde Toronto üniversitesine bağlı Samuel Lunenfeld araştırma enstitüsü’nda 2 yıl postdoc olarak çalışmıştır. Burada kalıtsal kanserlerde yapılan genetik testleri ve yöntemleri öğrenmenin yanı sıra “Kanserde Genetik Danışma” konusunda bilgi ve görgü sahibi olmuştur. 2000 yılında yurda dönmüş ve İ.Ü. Onkoloji Enstitüsünü BRCA1/2 gen testlerini Türkiye‘de yapan ve uygulayan kurum olarak tanıtmıştır. Ardından Kanser genetiği polikliniği kurma çalışmalarına başlamıştır. 2008 yılında kanser genetiği konusunda Türkiye’nin multidisipliner çalışan ilk kanser genetiği polikliniğinin kurulmasına öncülük etmiş ve 1 Eylül 2021’e kadar aynı kurumda hem kanser genetiği polikliniği sürecini hem de bu poliklinik hastalarının genetik testlerinin yapıldığı laboratuvarın yöneticiliğini ve sorumluluğunu sürdürmüştür.
Aralık 2005-2007 yılları arasında ise Dünya da 12 kişiye verilen “AVON_Foundation Breast Cancer Research” bursunun birini kazanarak Columbia Universitesi, Halk sağlığı bölümünde Meme kanserinin epidemiyolojisini ve epigenetiğini araştırmak üzere Senior Scientist pozisyonu ile davet edilmiş ve 2 yıl boyunca New York Columbia üniversitesinde çalışmış ve ülkesini temsil etmiştir.
2008-2018 yılları arasında gelişen ve tanınan kanser genetiği polikliniği ve yürütücülüğünü yaptığı kanser genetiği laboratuvarı bünyesinde yapılan testlerin sayısını 30 kat arttırarak en yaygın olan kalıtsal kanser sendromları ve bunlar ile ilişkili genlerin Next Generation Sequencing (Yeni Nesil Sekanslama) gibi yeni teknolojilerle tarandığı kalıtsal kanser merkezi ve BRCA1 /BRCA2 ile RB1 genleri için Türkiye’nin referans merkezi olarak tanınan bir laboratuvar haline gelmesini sağlamıştır. Söz konusu testleri ve laboratuvarı 2010 yılından bu yana gerek genetik danışma gerekse genotipleme konusunda uluslararası full akreditasyona sahip Türkiye’deki sayılı laboratuvarlar arasına sokmuştur.
Tüm bu rutin klinik çalışmaların yanı sıra, Kaposi, malign melanoma, meme, over, pankreas kanserleri ile ilişkili yaptığımız ve halen sürmekte olan çok farklı konularda araştırma projelerimiz bulunmaktadır. Projelerin çoğu kanserlere ilişkin Moleküler genetik biyobelirteç bulmaya yönelik ve yeni nesil teknolojilerin kullanıldığı yüksek bütçeli çalışmalardır. Bu biyobelirteçlerin arasında Retinoblastoma hastalığında hastalık ile ilişkili yeni aday genlerin saptanması, Kaposi ve Over kanserinde yeni miRNA’ların keşfi ve şu ana kadar over kanseri ile ilişkilendirilmemiş miRNA’ların saptanması, Over kanserinde ve Retinoblastoma’da farklı genlerin metilasyon profillerinin araştırılması ve moleküler biyobelirteç olabilecek metilasyon değişikliklerinin saptanması konusunda çalışmalarımız mevcut olup, çalışmalarda farklı olduğu saptandığı görülen moleküllerin validasyonlarına ilişkin araştırmalar proje destekleri ölçüsünde tarafından sürdürülmektedir.
Bundan başka kanser genetiği laboratuvarında yaklaşık 3000 kişilik meme kanser hastasına ilişkin BRCA1/2 sonuçları ve bunların klinik bilgilerinin değerlendirilmesi yoluyla “BRCA negatifliğini BRCA1 ve BRCA2 gen testi yapmaksızın, %100 doğrulukla tanımlayan algoritma geliştirilmiş olup söz konusu algoritma ile ilgili ve yine Kaposi sarkomunda saptadığımız “Novel miRNA” molekülleri için 2 patent başvurusu bulunmaktadır.
1994 yılından meme kanseri ile başlayan ve akademik hayatında tanınmasını sağlayan kanserde uygulanan genetik testlerin akreditasyonu ile ilgili olarak bir uluslararası akreditasyon merkezi olan European Quality Network (EMQN)’de 2018 yılından beri “Assessor” olarak görev yapmaktadır.
Kanser Genetiği bilim dalı başkanlığına atandığı 2010 yılından bu yana programa çok fazla öğrencinin başvurmasını sağlayarak, bu güne kadar tarafından yüksek lisans ve doktora seviyesinde olmak üzere toplam 24 öğrenci mezun ederek ülke bilimine katkıda bulunmuştur. Halen 15 yüksek lisans ve doktora öğrencisine tez danışmanlığı yapmaktadır.