Modern Türk şiirini “sahihlik” (otantiklik) kavramı bağlamında tanımlama çabası Yahya Kemal’den çağdaş Türk şiirine uzanan bir açıklıkta, ilk bakışta ‘geleneğe sadakat’ ilkesini benimser görünmektedir. Bu yaklaşım tarzında bir şiir ancak böylesi bir sahihlik kriterine uyduğu sürece şiir olarak kabul edilebilir. Bu bağlamda sahihliğin şiir için normatif ve kelimenin Grekçe kökeni de düşünüldüğünde otoriter bir kriter olması ile filolojinin köklü kavramlarından biri olması arasında ne tür bir ilişkinin olabileceği Türk eleştiri geleneğinde henüz soruşturulmamıştır. Klasik filolojinin sahihlik dediği husus antik klasikler bağlamında bir metinsel mükemmeliyet (tamlık) tasarımına sahip olmalarından ileri gelmektedir. Metinsel mükemmeliyet fikrine karşılık modern şiirin en temel vasıflarından birisi sembol kavramı etrafında parçalılık veya tamamlanmamışlıkla var olmasıdır. Bu noktada sahihliğin modern şiiri tanımlama ve aynı zamanda geleneğe sadakat imkânı ne ölçüde geçerliliğini sürdürebilmektedir? Bu yazıda bu sorun etrafında sahihliğin “sadakat” şeklindeki filolojik kullanımının ötesinde Heidegger’in sahihlik ontolojisi bağlamında, okurun tecrübe ettiği şiiri geleceğe yönelik öngörülemez şekilde kendi dünyasına tatbik etme hadisesinde açığa vurduğu ileri sürülecektir. Modern Türk şiirinin kurucu isimlerinden Yahya Kemal şiir üzerine yazı ve sohbetlerinde arketip sorununu; teori ve pratik arasındaki uyum sorununu; ses ve anlam ilişkisi ve tamirat olarak sahihlik konularını kanaatimizce bu perspektiften ele almış görünmektedir. O, geçmişin metinlerini güvenilmez kılan siyasi filolojiden ziyade, bir metnin edebiliğinin ne tür bir okuma tecrübesini beraberinde getirebileceğiyle ilgilidir.
The attempt to define poetry with the concept of “authenticity” has been a common trend among the better of the critics of the Turkish poetry since the period of Yahya Kemal. According to this approach, a poem is a “real” poem when it is authentic. In other words, such critics have assumed that authenticity is a norm for poetry. On the other hand, although the concept of authenticity it has a long history with some ancient Greek origins and used by certain philologists over the years, the place of this concept in the Turkish poetry has not yet been investigated in detail. For example, ancient Greeks thought that some texts were authentic because they were complete and perfect in terms of structure. However, it is known that contrary to this idea, modern poetry is fragmentary and incomplete. At this point, righteously we may ask ourselves this fundamental question: To what extent does authenticity still have the possibility of defining modern poetry and at the same time loyalty to tradition? In this article, we will discuss this problem by focusing on the philological usage of authenticity as “loyalty”. In this regard, Heidegger’s understanding of authenticity will help us because in Heidegger’s ontology of authenticity, manifests itself in the case of the reader applying the poem he experiences to his world in an unpredictable way for the future. This study believes that Yahya Kemal, one of the founding figures in modern Turkish poetry, in his writings and conversations on poetry, discusses the archetype problem; the problem of compatibility between theory and practice; the relationship between sound and meaning; and authenticity as emendation. Because, unlike the classical understanding of authenticity, Yahya Kemal was concerned about what kind of reading experience a text can bring with itself.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | Turkish language, culture and literature |
Authors | |
Publication Date | November 21, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: Ö8 |