Kristal, yansıttığı şeyin çoklu yüzlerini gösterebilen bir biçimdedir. Tıpkı kristalden yansıyan gerçekliğin farklı yüzleri olduğu gibi sinema felsefesi üzerine düşünce üreten Gilles Deleuze’ün kavramsallaştırdığı “kristal imajlar” da sinematografik gerçekliğin çoklu ve farklı yüzlerini yansıtmaktadır. Zamansal ve uzamsal gerçekliğin bağlantılarını koparan kristal rejimde neden-sonuç ilişkisi kesintiye uğratılarak edimsel ve virtüel olan iç içe geçer. Hayal, rüya ve gerçeklik arasındaki sınırlar bulanıklaşır. Deleuze’ün sinema teorisinde kristal rejim, zamanın ve mekânın çok boyutluluğunu vurgular. Bununla birlikte düşünür, sinemaya imajlarla ve bu imajların yarattığı duyumlarla düşünce üreten ve kendi felsefesini yapan bir alan olarak yaklaşmaktadır. Bu bağlamda bu çalışma, Miyazaki filmlerini felsefi bir bakış açısıyla analiz ederek Deleuze'nin sinema felsefesi çerçevesinde imgeler aracılığıyla düşüncenin nasıl üretildiğini incelemeyi amaçlamaktadır. Aynı zamanda Miyazaki animasyonlarındaki kristal imajlarda hayal, rüya ve gerçeklik arasındaki ilişkilerin nasıl kurulduğunun saptanması hedeflenmektedir. Karakterlerin, zaman ve mekânın çok boyutlu yapısı analiz edilecektir. Yönetmenin The Boy and the Heron filmi örneklem olarak alınmaktadır. Filmde hayal, rüya ve gerçek karmaşık bir yapıda içi içe geçer. Zamanın çizgisel akışı kesintiye uğratılır ve tek bir doğrusal anlatı yerine çoklu anlam katmaları yaratılır. Edimsel ve virtüel olanın bölünmez birliğinden anlatı inşa edilir. Karakterler, gerçek üstü formlarda karşımıza çıkar, olay ve durumlara göre değişim geçirir. İzleyici, farklı olasılıkların bir arada var olabileceği bir evrenle karşı karşıya bırakılır.
Hayao Miyazaki Animasyon Film Sinema Felsefesi Gilles Deleuze Kristal İmaj
A crystal is in a form that can indicate the multiple faces of what it reflects. Just as there are different faces of reality reflected from a crystal, the crystal images conceptualized by Gilles Deleuze, who produced thought on the philosophy of cinema, also reflect the multiple faces of cinematographic reality. In the crystalline regime, which breaks the connections of temporal and spatial reality, the cause-and-effect relationship is interrupted, intertwining the actual and the virtual. The boundaries between imagination, dreams, and reality become blurred. Crystal regime in Deleuze's Cinema Theory emphasizes the multidimensionality of time and space. Furthermore, the philosopher approaches cinema as a medium that generates thought through images and the sensations these images create, thus developing its own philosophy. In this context, this study aims to examine how thought is produced through images within the framework of Deleuze’s cinema philosophy by analyzing Miyazaki’s films from a philosophical perspective. At the same time, it aims to determine how the relationships between imagination, dreams, and reality are established in the crystal images in Miyazaki’s animations. Miyazaki’s The Boy and the Heron film constitutes the study sample. In this film, imagination, dreams, and reality are intertwined in a complex structure. The linear flow of time is interrupted, and instead of a single linear narrative, multiple layers of meaning are created. The narrative is constructed from the indivisible unity of the actual and the virtual. The audience is confronted with a universe where different possibilities can co-exist.
Hayao Miyazaki Animation Film Gilles Deleuze Philosophy of Cinema Crystal Images
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 23 Eylül 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 12 Ekim 2025 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 24 Nisan 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 50 |