The 20th century has become a century in which revolutions, in term of scientific and technological inventions as well as social events experienced, have taken place. Significant developments lasting from atomic fusion to Einstein’s theory of relativity have caused everything known to human brain and perception of reality up to date to be upside down. In the constantly moving world, emotions of artist are naturally fed by this movement. Art from the early appearance until today has remained in its evolution in relation to subject and object, which is consistently changed but never disappeared. Art, since the 20th century, has been in search for new formations in need of purification from a naturalist sense. The industrialization process, which goes fast and human perception becomes practical in parallel to this sense, has caused different perspectives in the concept of reality to rise. As these developments have shown that reality is different from the perspective of how it is seen, conscious goes through its path by making cause and effect relationship to reach the core in its search for reality. The Impressionist sense of art, stemming from these developments, has prepared the end of naturalist sense of art. Every new movement which will take place in naturalist sense is determined as the final point of reality to be achieved, and it would be nothing short of repetitive of art itself. Then, the camera produced by the human mind and causing astonishment took the wise joy in reaching the reality which was preserved by the artist away by reducing it to seconds. As a result of these developments an artist confines himself/herself to art and this becomes formal problem of art in reaching the changing reality. At this point, art enters into searches by purifying itself from a naturalist sense.
20. yüzyıl bilimsel ve teknolojik buluşlar, yaşanan toplumsal
olaylarla birlikte köklü değişimlerin yaşandığı bir yüzyıl olmuştur. Atomun
parçalanmasından, Einstein’ın Görelilik kuramına kadar süren önemli
gelişmeler, insan aklı, gerçekliğin algılanması konusunda o güne kadar
bilinenlerin alt üst olmasına neden olmuştur. Sürekli hareket halinde olan
dünya içinde sanatçının duyguları da bu hareketlenmeden doğal olarak
besleniyordu. Sanat var olduğu günden bugüne ise sürekli değişen ama hiçbir
zaman yok olmayan özne-nesne ilişkisi içinde gelişimini sürdürmüştür. 20.
Yüzyıldan itibaren sanat yüzyıllar boyunca varlığını sürdüren natüralist
anlayıştan arınmanın gerekliliğiyle, yeni oluşumların arayışı içine girer.
Sanayi sürecinin hızlı yaşanması, insan algısı da paralel pratikleşmesi
sonucunda gerçeklik kavramı konusunda farklı bakış açıları ortaya koyar. Bu
gelişmeler artık gerçeğin görünenden farklı olduğunu, bilinç bu gerçeklik
arayışın içinde öze ulaşmada neden, sonuç ilişkisi kurarak yoluna devam
eder. Yaşanan bu gelişmeler sonucunda ortaya çıkan Empresyonist sanat
anlayışı, natüralist sanat anlayışının da sonunu hazırlamıştır. Sanatta
gelinebilecek gerçekliğin son noktası olarak tanımlanan natüralist anlayış
içinde yapılacak her yeni hareket, sanatın kendini tekrarlamasından başka bir
şey olmayacaktı. O zaman içinde şaşkınlık yaratan insan aklının ürettiği
fotoğraf makinesi, ressamın günlerce sürdürdüğü gerçekliğe ulaşmadaki deha
hazzını saniyelere indirerek elinden almıştı. Bu gelişmeler sonucunda ressamın resmin kendi içine kapanması, değişen gerçekliği ulaşmada resmin
biçimsel sorunlarına döner. İşte bu nokta da resim sanatı, biçimi natüralist
anlayıştan arındırarak soyut arayışların içine girer.
Birincil Dil | tr;en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Kasım 2013 |
Gönderilme Tarihi | 19 Kasım 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 30 |
Etik kurallarla ilgili maddelerin uygulanması konusunda etik kurul izni gerektiren çalışmalar için izinlerin alınıp, izinle ilgili bilgilere makalede yer verilmesi hususu kriterlere eklenmiştir. Bu doğrultuda dergimize gönderilen ve aşağıda belirtilen koşullara uyan makaleler için Etik Kurul İzni alınması gerekmektedir.
• Anket, mülakat, odak grup çalışması, gözlem, deney, görüşme teknikleri kullanılarak katılımcılardan veri toplanmasını gerektiren nitel ya da nicel yaklaşımlarla yürütülen her türlü araştırmalar.
Ayrıca;
• Başkalarına ait ölçek, anket, fotoğrafların kullanımı için sahiplerinden izin alınması ve belirtilmesi,
• Kullanılan fikir ve sanat eserleri için telif hakları düzenlemelerine uyulduğunun belirtilmesi gerekmektedir.